Multilingual Turkish Dictionary

English

English
FORTY NINER : English Turkish

altına hücumda kalifoniya'ya giden kimse

FORTY ODD : English Turkish

kırktan biraz fazla

FORTY WINKS : English Turkish

şekerleme, kısa uyku

FORUM : English Turkish

n. forum, oturum, toplantı, mahkeme, pazar yeri (eski roma)

FORUM OF DIRECTORS : English Turkish

azı girişimlerin yöneticileri veya yapımcılarını içeren açık tartışma toplantısı

FORWARD : English Turkish

n. forvet, ileride yer alan kimse

FORWARD : English Turkish

v. sevketmek, göndermek, yollamak, yeni adrese yollamak, ilerletmek

FORWARD : English Turkish

adj. ileri, ileriye doğru, ilerideki, ön, öndeki, turfanda, erken gelişmiş, büyümüş de küçülmüş, ilerlemiş, fazla ileriye giden, cüretli, hazır, istekli, vadeli, ileriye yönelik

FORWARD : English Turkish

adv. öne, ileri, ileriye, ileriye yönelik

FORWARD AIR CONTROLLER : English Turkish

uçuş müfettişi

FORWARD ARMING & REFUELING POINT : English Turkish

İleri Mühimmat ve Yakıt İkmal Noktası, FARP, ağır nakliye helikopterleriyle bir yerden başka bi yere değiştirilebilen taşınabilir üs

FORWARD COMMAND POST : English Turkish

savaş alanında önde kurulan üs

FORWARD CONTRACT : English Turkish

ileriye yönelik kontrat, bir işin görülmesini garanti altına alan kontrat

FORWARD FINANCIAL STATEMENT : English Turkish

muhasebe döneminin tamamlanmasından önce muhasebe verilerinin gözden geçirilmesi

FORWARD LINE OF OWN TROOPS : English Turkish

Dost Birlikleri ileri Hattı, dost birliklerinin en ilerideki pozisyonlarını gösteren çizgi

FORWARD LINE OWN TROOPS : English Turkish

Dost Birlikleri ileri Hattı, FLOT, birliklerimizin mevcut olan cephe hattı

FORWARD LOCATION : English Turkish

önde bulunan yer

FORWARD LOOKING : English Turkish

ileri görüşlü, ileriyi gören, ileriye dönük

FORWARD MAIL : English Turkish

aşka bir adresten gelen maili bir başka adrese göndermek

FORWARD MARCH! : English Turkish

ileri marş! ileri doğru uygun adım yürüme komutu

FORWARD OPERATING BASE : English Turkish

İleri Harekat Üssü, FOB, taktik harekatları destekleyen ancak tam destek sistemleri olmayan geçici uçuş meydanı (Askeri)

FORWARD OPINIONS : English Turkish

ilerici fikirler

FORWARD PASS : English Turkish

n. (Spor) ileri dönük pas, rakip kaleye doğru olan pas

FORWARD RATE : English Turkish

n. vadeli kur

FORWARD REPAIR TEAM : English Turkish

Bakım Onarım Taburu, askerlerle birlikte cepheye giden ve askeri ekipman bakımından sorumlu olan askeri destek birimi (tank ve araç tamiratı gibi), FRT