Multilingual Turkish Dictionary English

FOSSILIFEROUS : English Turkish

adj. fosilli

FOSSILISATION : English Turkish

n. fosilizasyon, taşa dönüşme süreci, fosilleşme işlemi; fosilleşme; demode olma, tarihi geçme (ayrıca fossilization)

FOSSILISE : English Turkish

v. fosile dönüşmek, saflaşmak; taşlaşmak, fosil olmak; demode yapmak, modası geçmek; modası geçmiş olmak, sabit değişmez olmak (ayrıca fossilize)

FOSSILIST : English Turkish

n. paleontolojist, paleontoloji uzmanı kimse, fosiller vasıtasıyla jeolojik dönemleri araştıran jeolojist

FOSSILIZATION : English Turkish

n. fosilleşme, taş kesilme, çağın gerisinde kalma

FOSSILIZE : English Turkish

v. fosilleştirmek, taşlaştırmak, fosilleşmek, çağın gerisinde kalmak

FOSSILIZED : English Turkish

adj. taşlaşmış; eski; antik, tarihi; günü geçmiş, modası geçmiş, çağ dışı

FOSSILLIKE : English Turkish

adj. fosil gibi; durgun, sabit, hareket etmeyen, taş gibi, katı ve sert; eski, antik, tarihi

FOSSORIAL : English Turkish

adj. kazmaya uygun (ayak), kazıcı (ayak)

FOSSULA : English Turkish

n. (Anatomi) küçük fossa, kemikteki çökme veya küçük boşluk

FOSTER : English Turkish

v. beslemek, büyütmek, bakmak, teşvik etmek, gayretlendirmek

FOSTER : English Turkish

pref. süt

FOSTER BROTHER : English Turkish

sütkardeş

FOSTER CHILD : English Turkish

evlatlık, süt çocuk, süt evlât

FOSTER FAMILY : English Turkish

evlat edinen aile, evlat edinilmiş aile

FOSTER FATHER : English Turkish

süt baba

FOSTER HOPE : English Turkish

eklentileri cesaretlendirmek, inancı desteklemek, umutları beklentileri teşvik etmek

FOSTER MOTHER : English Turkish

süt anne

FOSTER NURSE : English Turkish

n. süt dadı, sütnine

FOSTER PARENT : English Turkish

çocuk yetiştirirken biyolojik anne babanın yerini alan kadın veya erkek, evlat edinen anne veya baba

FOSTER PARENTS : English Turkish

süt aile, çocuğa kendi çocukları gibi bakan aile

FOSTER SISTER : English Turkish

sütkardeş

FOSTER TALENT : English Turkish

yeteneği ilerletmek, hünerlerinin geliştirilmesini teşvik etmek

FOSTERAGE : English Turkish

n. evlat edinme, başka birisinin çocuğunu kendisininmiş gibi yetiştirme

FOSTERER : English Turkish

n. teşvik eden kimse, yetiştiren büyüten kimse, diğerleri ile ilgilenen kimse