English
FOURTH QUARTER : English Turkish
dördüncü çeyrek, dört eşit parçanın veya zaman dilimlerinin dördüncüsü; spor etkinliğinin dördüncü devresi
FOURTH QUARTERLY : English Turkish
yılın dördüncü çeyreği, yılın son üç ayı (Ekim, Kasım, Aralık)
FOURTH VERSE : English Turkish
dördüncü mısra, dördüncü kıta, dördüncü paragraf
FOURTHLY : English Turkish
adv. dördüncü olarak
FOURTIETH : English Turkish
n. kırkıncı sayı, bir sıradaki kırkıncı sayı; kırk eşit parçanın kırkıncı parçası, 1/40 (ayrıca fortieth)
FOURTIETH : English Turkish
adj. kırkıncı olan, otuz dokuzuncudan sonraki; 40 eşit parçadan biri olan (ayrıca fortieth)
FOURTY WINKS : English Turkish
n. şekerleme, kestirme
FOV : English Turkish
görüş alanı, bir kameranın var olan bir görüş açısından en fazla "görebilme" kabiliyeti
FOVEA : English Turkish
n. fovea, çukur, küçük deli, gamze, çöküntü (Biyoloji)
FOVEATE : English Turkish
adj. çukurlu, bereli, oyuk (Biyoloji)
FOVEATED : English Turkish
adj. çukurlu, gamzeli, oyuk (Biyoloji)
FOVEATION : English Turkish
n. deride oluşan çukur, (Tıp) yara izi olma durumu, çukurlu yara oluşumu, oyuk olma durumu (suçiçeğinde, çiçek hastalığında veya inek çiçek hastalığında olduğu gibi); bu tarz durumlarda oluşan yara izleri
FOVEIFORM : English Turkish
adj. foveiform, küçük deliğe benzeyen (Biyoloji)
FOVEOLA : English Turkish
n. foveola, küçük girinti, küçük çukur, küçük oyuk (Biyoloji)
FOVEOLAR : English Turkish
adj. foveolar, çukurlu, küçük çöküntüleri olan (Biyoloji)
FOVEOLATE : English Turkish
adj. foveolate, küçük çukurları olan, gamzeleri olan (Biyoloji)
FOWL : English Turkish
n. kümes hayvanı, av kuşu
FOWL : English Turkish
v. kuş avlamak
FOWL HOUSE : English Turkish
n. tavuk klubesi
FOWL PEST : English Turkish
n. veba (tavuk)
FOWL PLAGUE : English Turkish
n. kuş gribi, tavuk vebası, kuş gribi, kuş vebası, insanları ve diğer hayvanları (atlar, domuzlar, foklar ve balinalar gibi) etkileyebilen tavuklarda ve diğer evcil ve yaban kuşlarda görülen şiddetli ve genellikle ölümcül bulaşıcı hastalık (ateş, şişmiş baş ve boyun, ibik ve bıyığın mavi-siyah renkte olması, ishal ve solunum sıkıntısı ile tanımlanır)
FOWL RUN : English Turkish
kümes
FOWLER : English Turkish
n. avcı (kuş), kuş avcısı
FOWLING : English Turkish
n. av (kuş), kuş avı
FOWLING PIECE : English Turkish
av tüfeği
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani