Multilingual Turkish Dictionary

English

English
FRAP : English Turkish

v. sıkı bağlamak (halat)

FRAPPE : English Turkish

n. frappe, frape, buzlu şerbet

FRASCATI : English Turkish

n. Frascati, Frascati'de (İtalya) üretilen meyve tadında beyaz şarap

FRASCATI : English Turkish

n. Frascati, İtalya'da bir bölge

FRASIER : English Turkish

n. Frasier, soyadı; Eylül 1993 ve Mayıs 2004 yılları arasında televizyonda gösterimde olan Amerika Birleşik Devletleri durum komedisi

FRASS : English Turkish

n. frass, böcek dışkısı; böcek larvası dışkısı

FRAT : English Turkish

n. üniversite erkek öğrenci birliği

FRATCH : English Turkish

v. karşı gelmek, aynı fikirde olmamak, tartışmak; kavga etmek, çekişmek

FRATCH : English Turkish

n. tartışma, münakaşa, kavga, anlaşmazlık, argüman

FRATER : English Turkish

n. manastır yemekhanesi

FRATERCULA : English Turkish

n. Fratercula, martılarından oluşan deniz kuşu cinsi

FRATERNAL : English Turkish

adj. kardeşçe, kardeş gibi, kardeş, kardeşlik

FRATERNAL ASSOCIATION : English Turkish

kardeşlik derneği, yardımlaşma derneği

FRATERNAL SOCIETY : English Turkish

kardeşlik derneği

FRATERNAL TWINS : English Turkish

n. çift yumurta ikizleri

FRATERNALISM : English Turkish

n. kardeşlik, kardeşe özgü olma, birlik, arkadaşlık

FRATERNALLY : English Turkish

adv. kardeşçe, ağabeyce, dostça

FRATERNISATION : English Turkish

n. arkadaşlık etme, komünyon, arkadaşlık; diğerleriyle kardeşçe bir şekilde işbirliği yapmak (ayrıca fraternization)

FRATERNISE : English Turkish

v. arkadaşlık etmek, bir araya gelmek, arkadaşlık kurmak (ayrıca fraternize)

FRATERNISER : English Turkish

n. arkadaşlık eden kimse, dostça ilişki kuran kimse, dost olan kimse (ayrıca fraterziser)

FRATERNISING : English Turkish

n. dostça ilişki kurma, bir araya gelme, arkadaşlık etme (ayrıca fraternizing)

FRATERNITY : English Turkish

n. kardeşlik derneği, dernek, birlik, kardeşlik, üniversite erkek öğrenci birliği

FRATERNIZATION : English Turkish

n. dost olma, arkadaşlık etme

FRATERNIZE : English Turkish

v. kardeşçe davranmak, dost olmak, dostça ilişki kurmak

FRATERNIZER : English Turkish

n. arkadaşlık eden kimse, dostça ilişki kuran kimse, dost olan kimse (ayrıca fraterniser)