English
FREESTYLER : English Turkish
n. serbest stilde yarışmacı, serbest stil yarışmalarına katılan kişi
FREETHINKER : English Turkish
n. özgür düşünceli kimse (din)
FREETHINKING : English Turkish
n. özgür düşünme, çoğunluk tarafından kabul edilen inançlara ve görüşlere karşıt olan inançlar ve görüşler oluşumu (özellikle dini konularda)
FREETHINKING : English Turkish
adj. özgür düşünme, çoğunluk tarafından kabul edilen inançlara ve görüşlere karşıt olan inançları ve görüşleri olan (özellikle dini konularda)
FREETHOUGHT : English Turkish
n. freethought, birinci sınıf öğrencisi olma
FREETOWN : English Turkish
n. Freetown, Sierra Leone'nin başkenti ve önemli liman şehri (Afrika'da)
FREETRADE AREA : English Turkish
n. serbest bölge, serbest ticaret bölgesi
FREETRADER : English Turkish
n. serbest ticaret yanlısı
FREEWARE : English Turkish
n. ücretsiz yazılım, ücretsiz olarak kullanılabilen telif hakkı ile korunan program (Bilgisayar)
FREEWAY : English Turkish
n. çevre yolu, ekspres yol, otoban
FREEWHEEL : English Turkish
n. serbest arka tekerlek
FREEWHEEL : English Turkish
v. pedal çevirmeden gitmek
FREEWHEELER : English Turkish
n. aylak tekerlek, aylak tekerleği olan araç
FREEWHEELING : English Turkish
adj. düşüncesiz, kaygısız, kayıtsız, dikkatsiz, serbest
FREEWILL : English Turkish
n. özgür irade, hür irade
FREEZABLE : English Turkish
adj. donabilir, donabilme niteliği olan
FREEZE : English Turkish
n. donma, don, dondurulma
FREEZE : English Turkish
v. donmak, buzlanmak, dondurucu olmak, buz tutmak, donakalmak, dondurmak, kırmak (cesaret)
FREEZE DEVELOPMENT : English Turkish
gelişimi dondurma, gelimi durdurma
FREEZE DRIED : English Turkish
adj. dondurularak kurutulmuş, dondurularak ve sonra kurutularak saklanmış (özellikle gıda)
FREEZE DRY : English Turkish
n. dondurarak kurutmak (meyve vb.)
FREEZE EXPROPRIATION : English Turkish
kamulaştırmayı duraklatmak, talebi durdurmak
FREEZE NEW BUILDING : English Turkish
yeni bina yapımını dondurmak, yeni inşa etmeyi durdurmak
FREEZE OF NATIONAL PRODUCT : English Turkish
milli hasılayı dondurmak, milli hasıla büyümesini duraksatmak
FREEZE OVER : English Turkish
üstü buz tutmak, buza dönüşmek, buz ile kaplı hale gelmek
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani