Multilingual Turkish Dictionary English

FREEZE UP : English Turkish

dondurucu soğuk, şiddetli soğuk

FREEZE-DRYING : English Turkish

n. dondurarak kurutma, (Biyokimya) liyofilizasyon, vakum içinde dondurarak kan plazması veya başka biyolojik maddeler kurutmak

FREEZER : English Turkish

n. dondurucu, derin dondurucu, buzluk, buzdolabı

FREEZING : English Turkish

adj. dondurucu, donma, buz gibi, soğuk, çok soğuk

FREEZING : English Turkish

n. donma, dondurma, konjelasyon, donma noktası

FREEZING COLD : English Turkish

dondurucu soğuk, sert soğuk, keskin soğuk, ısırıcı soğuk

FREEZING COMPARTMENT : English Turkish

n. derin dondurucu, buzluk

FREEZING OF CAPITAL : English Turkish

sermayenin dondurulması, fonların veya mülkiyetin kullanılamaz veya ulaşılamaz yapma

FREEZING OF PRICES : English Turkish

fiyatların dondurulması, fiyatların hükümet tarafından belirli seviyeye ayarlanması

FREEZING POINT : English Turkish

donma noktası

FREEZING WAGES : English Turkish

ücretlerin dondurulması, maaşların belirli seviyeye ayarlanması

FREEZINGLY : English Turkish

adv. dondurucu bir biçimde, çok soğuk bir şekilde; donarak; soğukça

FREIGHT : English Turkish

n. taşıma, nakliye, yük, navlun, taşıma ücreti

FREIGHT : English Turkish

v. yüklemek, nakletmek, göndermek

FREIGHT BILL : English Turkish

n. gönderme belgesi, irsaliye

FREIGHT CAR : English Turkish

yük vagonu

FREIGHT COMPANY : English Turkish

nakliye şirketi

FREIGHT ENGINE : English Turkish

yük katarı, yük treni çeken lokomotif

FREIGHT HOUSE : English Turkish

yük ambarı, nakledilmiş malların depolandığı yer

FREIGHT INSURANCE : English Turkish

nakliyat sigortası, nakledilen kargo veya malların güvenli bir şekilde taşınmasını sağlamak amacıyla yapılan sigorta

FREIGHT RATE : English Turkish

n. nakliye ücreti

FREIGHT SHIP : English Turkish

yük gemisi, yük taşımak için tasarlanmış olan gemi (gemi ile gönderilen kargo, mallar)

FREIGHT TRAIN : English Turkish

yük treni

FREIGHT TRANSPORT : English Turkish

yük taşımacılığı, malları bir yerden başka bir yere taşıma (tren, kamyon, gemi, vs. ile)

FREIGHTAGE : English Turkish

n. yük taşıma, nakliye ücreti