English
GHOST : English Turkish
n. Hayalet, Demi Moore ve Patrick Swayze'nin başrollerde oynadıkları Akademi Ödülü sahibi film (1990'da çıkan)
GHOST : English Turkish
n. ruh, hayalet, hortlak, iz, eser
GHOST : English Turkish
v. peşinde koşmak, başkasının adına yazmak, niteliksiz yazılar yazmak
GHOST BUSTERS : English Turkish
Hayalet Avcıları, hayaletlerle mücadele eden üç adamı anlatan 1984 yapımı komik film (Bill Murray, Dan Aykroyd, Sigourney Weaver'ın başrollerde oynadığı)
GHOST DANCE : English Turkish
Hayalet Dansı, ölüleri çağırmak, anavatan topraklarını ve geleneksel yaşam tarzını geri almak için dua etmek için yapılan Kızılderili dansı (19'uncu yüzyılda yaygın olan)
GHOST IMAGE : English Turkish
hayalet görüntü, daha eski ekranlarda görüntü değiştikten sonra kalan hayal görüntü olgusu
GHOST STORY : English Turkish
hayalet öyküsü
GHOST TOWN : English Turkish
hayalet kasaba, terkedilmiş kasaba
GHOST WRITER : English Turkish
aşkası adına kitap yazan yazar, başkasının adına çalışan yazar
GHOSTBUSTER : English Turkish
n. hayaletleri kovan kimse, hayaletleri ve afacan perileri uzaklaştırabildiği varsayılan kişi
GHOSTLIKE : English Turkish
adj. hayalet gibi, manevi, ruhani
GHOSTLINESS : English Turkish
n. hayalet gibi olma, hayalet olma durumu; hayalete benzeme; hayaletler tarafından ziyaret edilme durumu
GHOSTLY : English Turkish
adj. hayalet gibi, manevi, ruhani
GHOSTWRITE : English Turkish
v. başkasının adına yazmak
GHOSTWRITER : English Turkish
n. hayalet yazar, başka yazar adına ve adı ile ismi belli olmayan bir şekilde yazan kimse
GHOSTWRITTEN : English Turkish
adj. başkası tarafından yazılmış, hayalet yazar tarafından yazılmış (başka yazar adına ve adı ile ismi belli olmayan bir şekilde yazan kimse)
GHOSTY : English Turkish
adj. hayaletlerle ilgili, hayaletlere ait, kuruntuyla ilgili, ruhlarla ilgili, hayalete benzeyen
GHOUL : English Turkish
n. gulyabani, hortlak, cadı, kötü niyetli kimse
GHOULISH : English Turkish
adj. hortlak gibi, korkunç, iğrenç
GHOULISH REALISM : English Turkish
korkunç gerçekçilik, iğrenç gerçeklik, ürkütücü gerçekçilik
GHOULISHLY : English Turkish
adv. hortlak gibi, iğrenç bir şekilde; marazi olarak; şeytanca; korkunç bir şekilde
GHOULISHNESS : English Turkish
n. iğrençlik, çirkinlik; canavarlık, şeytanlık
GHQ : English Turkish
genel merkez, komuta merkezi, idari merkez (ayrıca g.h.q.)
GHRELIN : English Turkish
n. girelin, hipotalamus ve midede bulunan yeni tanımlanmış olan 28 amino asit peptid
GHZ : English Turkish
gigahertz, bir milyar hertze eşit olan frekans birimi
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani