English
GIG : English Turkish
n. iş, kısa süreli iş, sahneye çıkma, flika, zıpkın, tek atlı araba
GIGA : English Turkish
pref. giga, milyar; dokuzuncu kuvvette on
GIGA BYTE : English Turkish
giga bayt, bir milyar bite eşit olan bilgi saklama (Bilgisayar)
GIGA FLOATING POINT OPERATIONS : English Turkish
Giga Yüzer Nokta İşlemleri, (Bilgisayar) saniyede bir milyar yüzer nokta işlemine eşit olan ölçü birimi (işlem hızını değerlendirmek için kullanılır), GIGAFLOP
GIGA HERTZ : English Turkish
n. giga hertz, bir milyar hertze eşit olan frekans birimi (ayrıca gigahertz)
GIGABIT : English Turkish
n. gigabit, bir milyar bite eşit olan bilgi birimi (Bilgisayar)
GIGABUCKS : English Turkish
n. dünyanın parası, çok büyük para miktarı (Argo)
GIGABYTE : English Turkish
n. gigabayt, (Bilgisayar) bir milyar bayt; 1,073,741,824 bayta ya da 1024 megabayta eşit olan enformasyon birimi
GIGAFLOP : English Turkish
giga yüzer nokta işlemleri, (Bilgisayar) saniyede bir milyar yüzer nokta işlemine eşit olan ölçme birimi (işlem hızını used to ölçmek için kullanılır)
GIGAHERTZ : English Turkish
n. gigahertz, bir milyar hertze eşit olan frekans birimi (ayrıca giga hertz)
GIGANET : English Turkish
n. Giganet, Rad Group bilgisayar şirketi (kablosuz iletişim alanında çalışır)
GIGANTEAN : English Turkish
adj. dev gibi, kocaman
GIGANTESQUE : English Turkish
adj. devasa, dev gibi, kocaman, boyut veya büyüklük olarak muazzam; tumturaklı; abartılı; dev kadar büyük
GIGANTIC : English Turkish
adj. dev gibi, kocaman, devasa
GIGANTICALLY : English Turkish
adv. devasa bir şekilde, kocaman bir şekilde, aşırı derecede, dev gibi
GIGANTICNESS : English Turkish
n. çok büyük olma, bir şeyin tam boyutu; bir şeyin hayret verici boyutu
GIGANTISM : English Turkish
n. dev adam hastalığı, vücudun veya uzuvların anormal büyümesi ile tanımlanan hastalık
GIGAWATT : English Turkish
n. giga vat, bir milyar vat, elektrik akımı ölçme birimi
GIGGLE : English Turkish
n. kıkırdama
GIGGLE : English Turkish
v. kıkırdamak, kıkır kıkır gülmek
GIGGLE FACTORY : English Turkish
akıl hastanesi, (Argo) akıl hastaları için olan hastane
GIGGLER : English Turkish
n. kıkır kıkır gülen kimse, kıkırdayarak gülen kimse, aptalca gülen kimse, kıs kıs gülen kimse
GIGGLING : English Turkish
n. kıkır kıkır gülme
GIGGLING MY BUTT OFF : English Turkish
gülmekten ölmek, çok gülüyorum, GMBO (İnternet Sohbet Argosu)
GIGGLING OUT LOUD : English Turkish
kahkahayla gülmek, işitilebilecek şekilde gülmek, kıkır kıkır gülmek
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani