Multilingual Turkish Dictionary

English

English
GIVE FORM : English Turkish

v. şekil vermek, şekillendirmek

GIVE FORTH : English Turkish

yaymak, çıkarmak, bildirmek, yayınlamak, duyurmak

GIVE FREE REIN TO : English Turkish

kaptırmak, kapılmak, dizginlememek, engel olmamak, başıboş bırakmak

GIVE FULL SWING TO : English Turkish

v. engellememek, sınırlamamak

GIVE GREEN LIGHT : English Turkish

yeşil ışık yakmak, bir etkinliğin başlamasına veya devam etmesine izin vermek, bir faaliyetin başlamasına izin veren sinyal vermek

GIVE GROUND : English Turkish

geri çekilmek, geri adım atmak, yerini bırakmak

GIVE HEAD : English Turkish

oral çekmek, oral seks yapmak (Argo)

GIVE HEED TO : English Turkish

dikkat etmek, dikkatli olmak

GIVE HIM AN INCH AND HE WILL TAKE AN ELL : English Turkish

yüz verirsen astarını ister, sınırlandırma koymazsan her şeyini alır

GIVE HIM AN INCH AND HE'LL TAKE A MILE : English Turkish

elini verirsen kolunu kapar, ona çok küçük bir miktar bile verirsen o hepsini ister, ona çok az özgürlük bile verirsen kontrol etmek imkansız hale gelir

GIVE HIM MY BEST REGARDS : English Turkish

selam söyle

GIVE HINTS : English Turkish

v. fikir vermek

GIVE HOPE : English Turkish

v. umut vermek

GIVE IMPORTANCE TO : English Turkish

v. ilgi duymak

GIVE IN : English Turkish

vermek, teslim etmek, teslim olmak, kabullenmek

GIVE IN TO BLACKMAIL : English Turkish

şantaja boyun eğmek, haracı kabul etmek

GIVE INSTRUCTION IN : English Turkish

-konusunda talimat vermek, derse vermek, eğitmek (belli bir konuyu)

GIVE INSTRUCTIONS : English Turkish

talimatlar vermek, bilgi vermek, ana noktalarını açıklamak

GIVE IT A GOOD SCRUB : English Turkish

ir şeyi çok iyi temizlemek, iyi temizlemek

GIVE IT A MISS : English Turkish

ir şeyi yapmamak, uzak durmak, kaçınmak

GIVE IT A SHOT : English Turkish

denemek, şansını denemek

GIVE IT A TRY : English Turkish

denemek

GIVE IT SOME THOUGHT : English Turkish

ir şeyi derinlemesine düşünmek, bir şey üzerinde düşünüp taşınmak, ele almak, kafa yormak

GIVE IT TO SOMEONE : English Turkish

irine şiddetle saldırmak, birini dövmek veya çıkışmak

GIVE LIP SERVICE : English Turkish

sadece sözde desteklemek, samimi olmayan bağlılık ve iyi niyet ifade etmek