Multilingual Turkish Dictionary

English

English
GIVE PLACE TO : English Turkish

yerini bırakmak, yer vermek

GIVE POINT TO : English Turkish

vurgulamak, üzerinde durmak

GIVE POINTS : English Turkish

puan vermek, başarıyla icra etme için puan vermek (spor, yarışma, vs.)

GIVE POINTS TO SMB : English Turkish

v. avans vermek, sayı vermek, taş çıkarmak, üstün olmak

GIVE PRECEDENCE : English Turkish

öncelik hakkı tanımak, öncelik vermek, diğer şeylerden önce gelmek; tercih etmek

GIVE PRIORITY TO : English Turkish

v. öncelik tanımak

GIVE QUARTER TO : English Turkish

irinin canını bağışlamak, merhamet göstermek

GIVE REASON FOR : English Turkish

-için neden göstermek, açıklamak, haklı çıkarmak, savunmak

GIVE REGARDS TO : English Turkish

irine selam söylemek, selamlarını veya en iyi dileklerini iletmek

GIVE REIN TO : English Turkish

kaptırmak, kapılmak, dizginlerini vermek, engel olmamak

GIVE RISE TO : English Turkish

neden olmak, yol açmak

GIVE RISE TO THOUGHT : English Turkish

v. düşündürmek

GIVE SATISFACTION : English Turkish

memnuniyet vermek, hoşnut etmek, memnun etmek, tatmin etmek

GIVE SECURITY : English Turkish

v. güvence vermek

GIVE SHAPE : English Turkish

v. şekil vermek, şekillendirmek

GIVE SHAPE TO : English Turkish

v. biçimlendirmek

GIVE SHORT SHRIFT : English Turkish

ilgilenmemek, önem vermemek, kabaca davranmak

GIVE SKIN : English Turkish

çak, (Argo) beşlik çakmak, iki kişinin ellerini çarparak selamlaşması

GIVE SMB A FREE HAND : English Turkish

v. sınırsız hareket özgürlüğü vermek

GIVE SMB, A WRONG IMPRESSION : English Turkish

v. yanlış izlenim uyandırmak

GIVE SMB. A DUCKING : English Turkish

v. suya batırarak ıslatmak

GIVE SMB. A GOOD CHARACTER : English Turkish

v. hakkında iyi bilgi vermek, iyi puan vermek

GIVE SMB. A HEARING : English Turkish

v. söz hakkı vermek, savunma hakkı vermek

GIVE SMB. A HUG : English Turkish

v. kucaklamak, sarılmak

GIVE SMB. A KNOCKDOWN TO SMB : English Turkish

n. tanıştırmak, takdim etmek