English
GLADIOLUS : English Turkish
n. glayöl, kuzgunkılıcı
GLADLY : English Turkish
adv. sevinçle, memnuniyetle, hoşnutlukla
GLADNESS : English Turkish
n. sevinç, memnuniyet
GLADSOME : English Turkish
adj. sevindirici, memnun edici, sevinçli, memnun
GLADSOMELY : English Turkish
adv. sevinçli bir şekilde, mutlu bir biçimde, keyifli bir şekilde, neşeyle; kendi isteğiyle
GLADSTONE : English Turkish
n. deri bavul, bir tür araba
GLADSTONE BAG : English Turkish
avul, iki sapı olan çok amaçlı çanta türü
GLADYS : English Turkish
n. Gladys, kadın ismi
GLAGOLITIC : English Turkish
adj. glagolitik, Aziz Kiril’e ait yuvarlak majiskül harfleri ve el yazısıyla yazılmış olan alfabe ile ilgili veya o alfabe ile yazılmış olan; Slav alfabesine ait veya Slav alfabesiyle yazılmış; doğu batı Hırvatistan’da bulunan Roma Katolik topluluğuna ait veya ilgili (ayinle ilgili kitaplarının hala Glagolik alfabesi ile yazılmış olmaya devam eden)
GLAGOLITIC : English Turkish
n. Glagol alfabesi, Slav dillerine ait eski alfabe
GLAGOLITIC ALPHABET : English Turkish
Glagol alfabesi, yaklaşık olarak
863 yıllarında Aziz Kiril tarafından İncil’i ve başka metinleri Slav diline çevirmek amacıyla yazılan eski Slav alfabesi
GLAIR : English Turkish
n. yumurta akı, çiriş
GLAIR : English Turkish
v. yapıştırıcı sürmek, çirişlemek
GLAIROUSKY : English Turkish
adj. yumurta akı gibi olan, yumurta akına benzeyen; yumurta akı kaplaması olan, yumurta akı ile kaplanmış olan
GLAIRY : English Turkish
adj. yumurta akı gibi olan, yumurta akına benzeyen; yumurta akı kaplaması olan, yumurta akı ile kaplanmış olan
GLAIVE : English Turkish
n. kılıç
GLAM : English Turkish
adj. göz kamaştırıcı, büyüleyici, etkileyici, çekici, baş döndürücü
GLAMOR : English Turkish
n. büyü, sihir, cazibe, çekicilik, göz kamaştırıcılık
GLAMOR : English Turkish
v. büyülemek, çekmek, etkilemek
GLAMORISATION : English Turkish
n. çekici hale getirme, göz alıcı hale getirme, büyüleyici hale getirme, çekici kılma (ayrıca glamorization)
GLAMORISE : English Turkish
v. göz alıcı hale getirmek, büyüleyici yapmak, çekici kılmak (ayrıca glamourize)
GLAMORIZATION : English Turkish
n. çekici hale getirme, göz alıcı hale getirme, büyüleyici hale getirme, çekici kılma (ayrıca glamorisation)
GLAMORIZE : English Turkish
v. göz alıcı hale getirmek, büyülemek, büyü yapmak
GLAMORIZER : English Turkish
n. çekici hale getiren kimse, göz alıcı hale getiren kimse, çekici kılan kimse
GLAMOROUS : English Turkish
adj. büyüleyici, göz alıcı, göz kamaştırıcı
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani