Multilingual Turkish Dictionary

English

English
GLASSFUL : English Turkish

n. bardak dolusu, bir bardak

GLASSHOUSE : English Turkish

n. sera, cam fabrikası, askeri hapishane, sırça saray

GLASSILY : English Turkish

adv. dalgın bir şekilde, dalgın dalgın, boş boş, ifadesiz bir şekilde, aptalca

GLASSINESS : English Turkish

n. ayna gibi olma, cam gibi olma niteliği; ifade eksikliği, durgunluk

GLASSLIKE : English Turkish

adj. cam gibi, cama benzeyen, cam gibi pürüzsüz ve şeffaf

GLASSPAPER : English Turkish

n. zımpara kağıdı, cam elyafından üretilmiş olan kağıt; bir tarafı toz cam ile kaplanmış olan sert kağıt

GLASSWARE : English Turkish

n. cam eşya, züccaciye

GLASSWOOL : English Turkish

n. cam yünü, ince cam elyafları yığını

GLASSWORK : English Turkish

n. cam işi, camcılık

GLASSWORKER : English Turkish

n. cam işçisi, cam ile çalışan kimse

GLASSWORKS : English Turkish

n. cam fabrikası

GLASSY : English Turkish

adj. cam gibi, camsı, ayna gibi, donuk, dalgın

GLASWEGIAN : English Turkish

adj. glasgowlu

GLASWEGIAN : English Turkish

n. glasgowlu kimse

GLATT KOSHER : English Turkish

glatt kosher, (Yahudilik) tam anlamıyla Yahudi inançlarına göre hazırlanmış olan, katı Yahudi kurallarına göre turfa olmayan

GLAUBER : English Turkish

n. glauber tuzu, glauber tuzu, sodyum sülfat (boya veya müshil olarak kullanılan)

GLAUBER'S SALT : English Turkish

sodyum sülfat

GLAUBERITE : English Turkish

n. glauberit, glauber tuzu, sodyum sülfat (boya veya müshil olarak kullanılan)

GLAUCOMA : English Turkish

n. glakom, karasu

GLAUCOMATOUS : English Turkish

adj. glokomatöz, glokom hastalığı olan (göz hastalığı)

GLAUCOUS : English Turkish

adj. mat yeşil, mat mavi

GLAZE : English Turkish

n. sır, cila, jöle, jöle ile kaplama, parlama, kırağı

GLAZE : English Turkish

v. cam takmak, sırlamak, jöle ile kaplamak, parlatmak (boya), perdahlamak, sırlanmak, cam gibi olmak, feri gitmek

GLAZE A WINDOW : English Turkish

pencereye cam takmak, pencere çerçevesini camla donatmak, pencereye cam koymak

GLAZED : English Turkish

adj. camlı, cam kaplı, cam, pürüzsüz, sırlı, cilalı, cam gibi