Multilingual Turkish Dictionary

French To Turkish

French To Turkish
AVARE : French Turkish

[le] [la] cimri, pinti

AVARICE : French Turkish

[la] cimrilik, pintilik

AVARICIEUXUSE : French Turkish

pinti

AVARIE : French Turkish

"[la] avarya; bozulma, zarar görme"

AVARIÉ : French Turkish

"zarar görmüş; bozulmuş"

AVATAR : French Turkish

"[le] dönüşüm, değişim; serüven"

AVEC : French Turkish

ile, birlikte

AVEC ACHARNEMENT : French Turkish

"dört elle sarılarak; kudurmuş gibi"

AVEC PRÉMÉDITATION : French Turkish

önceden tasarlanmış, kasıtlı

AVEC USURE : French Turkish

faiziyle, fazlasıyla

AVEN : French Turkish

[le] düden, obruk

AVENANT : French Turkish

hoş, zarif

AVENIR : French Turkish

[le]

AVENT : French Turkish

[le] Noel yortusundan önceki dört hafta, küçük perhiz

AVENTURE : French Turkish

[la] serüven, macera

AVENTURER : French Turkish

tehlikeye atmak

AVENTUREUXUSE : French Turkish

"atılgan, gözü pek, maceracı; tehlikeli, riskli"

AVENTURIER : French Turkish

"[le] [la] serüven peşinde koşan, maceracı; dalavereci"

AVENU : French Turkish

olmuş

AVENUE : French Turkish

[la] cadde, bulvar

AVERSE : French Turkish

[la] sağanak

AVERSION : French Turkish

[la] iğrenme, nefret, tiksinti

AVERTI : French Turkish

"bilgili, görgülü; haberli"

AVERTIR : French Turkish

uyarmak, önceden bildirmek

AVERTISSEMENT : French Turkish

"[le] dikkatini çekme, uyarma; ihbar, bildirme"