Multilingual Turkish Dictionary French To Turkish

BLANC DE VOLAILLE : French Turkish

eyaz et

BLANC DE'ÌUF : French Turkish

yumurta akı

BLANC-BEC : French Turkish

[le] toy delikanlı

BLANC-SEING : French Turkish

[le] açık imza, boş kâğıda imza

BLANCHEUR : French Turkish

[la] aklık, beyazlık

BLANCHIMENT : French Turkish

[le] ağartma

BLANCHIR : French Turkish

"ağartmak, beyazlatmak; yıkamak, temizlemek; ağarmak; saçına ak düşmek; temize çıkmak, aklanmak "

BLANCHIR À LA CHAUX : French Turkish

adanalamak

BLANCHISSAGE : French Turkish

"[le] çamaşır yıkama; ağartma; arıtma"

BLANCHISSERIE : French Turkish

[la] çamaşırhane

BLANCHISSEURUSE : French Turkish

[le] [la] çamaşırcı

BLANCHÂTRE : French Turkish

eyazımtırak

BLANQUETTE : French Turkish

[la] beyaz salçalı bir et yemeği

BLASER : French Turkish

usandırmak, bıktırmak, bezdirmek

BLASON : French Turkish

"[le] arma; arma bilimi"

BLASPHÈME : French Turkish

"[le] küfür; sövgü"

BLASPHÉMATEUR : French Turkish

[le] [la] kâfir

BLASPHÉMATOIRE : French Turkish

küfürlü

BLASPHÉMER : French Turkish

"küfür etmek; sövmek"

BLASÉ : French Turkish

ezgin bıkkın

BLATTE : French Turkish

[la] hamamböceği

BLAZER : French Turkish

[le] bleyzer

BLED : French Turkish

"[le] (Kuzey Afrikada) iç ülke; verimsiz yer"

BLENORRAGIE : French Turkish

[la] belsoğukluğu

BLESSANT : French Turkish

"yaralayıcı, gücendirici; dokunaklı"