Multilingual Turkish Dictionary

French To Turkish

French To Turkish
BOUSCULER : French Turkish

"altüst etmek; itip kakmak "

BOUSE : French Turkish

[la] taze sığır gübresi, tezek

BOUSILLER : French Turkish

erbat etmek

BOUSSOLE : French Turkish

[la] pusula

BOUT : French Turkish

"[le] uç; son; parça "

BOUT À BOUT : French Turkish

uç uca

BOUTADE : French Turkish

"[la] iğneli şaka; nükte, espri"

BOUTE-EN-TRAIN : French Turkish

[le] neşe saçan kimse, neşe kaynağı

BOUTEILLE : French Turkish

[la] şişe

BOUTIQUE : French Turkish

"[la] dükkân; dükkân eşyası; atölye; avadanlık"

BOUTIQUIER : French Turkish

[le] [la] dükkâncı

BOUTOIR : French Turkish

[le]

BOUTON : French Turkish

"[le] konca; sivilce; düğme "

BOUTON D'OR : French Turkish

düğünçiçeği

BOUTON DE COL : French Turkish

yaka düğmesi

BOUTON DE MANCHETTE : French Turkish

kol düğmesi

BOUTON DE PORTE : French Turkish

kapı tokmağı

BOUTON-PRESSION : French Turkish

[le] çıtçıt

BOUTONNER : French Turkish

iliklemek, düğmelemek

BOUTONNEUXUSE : French Turkish

sivilceli, çıbanlı

BOUTONNIÈRE : French Turkish

[la] ilik

BOUTURE : French Turkish

[la] kesilmiş dal, (tarım) çelik

BOUTURER : French Turkish

"(ağaç) kökten sürmek; çeliklemek"

BOUVIER : French Turkish

"[le] [la] sığırtmaç;kaba adam"

BOUVILLON : French Turkish

[le] tosun