Multilingual Turkish Dictionary

French To Turkish

French To Turkish
C'EST SELON : French Turkish

akalım, belli olmaz, duruma bağlı

C'EST TOUJOURS LA MÊME GUITARE : French Turkish

hep aynı nakarat

C'EST TOUJOURS LA MÊME RITOURNELLE : French Turkish

hep aynı nakarat

C'EST UN CAS PENDABLE : French Turkish

suç sayılacak olay

C'EST UN JEU D'ENFANT : French Turkish

çocuk oyuncağı, kolay iş

C'EST UNE FAÇON DE PARLER : French Turkish

sözgelişi

C'EST UNE GAGEURE : French Turkish

olur şey değil

C'EST UNE MANIÈRE DE PARLER : French Turkish

sözün gelişi öyle

C'EST UNE QUESTION DE TEMPS : French Turkish

u bir zaman meselesi

C'EST UNE SAINTE NITOUCHE : French Turkish

öyle göründüğüne bakmayın

C'EST À-DIRE QUE : French Turkish

"yani; dolayısıyla"

C'EST-À-DIRE : French Turkish

demek, şu demek ki, yani

C-À-D : French Turkish

yani

CABALE : French Turkish

"[la] kabala; cincilik; entrika, komplo, dolap"

CABAN : French Turkish

[le] kaban

CABANE : French Turkish

[la] kulübe

CABANON : French Turkish

[le] küçük kulübe

CABARET : French Turkish

"[le] kabare; meyhane; gece kulübü "

CABARET BORGNE : French Turkish

atakhane

CABARETIER : French Turkish

[le] [la] meyhaneci

CABAS : French Turkish

[le] alışveriş çantası

CABESTAN : French Turkish

[le] bocurgat, maçuna

CABILLAUD : French Turkish

[le] morina balığı

CABINE : French Turkish

"[la] kamara; kabin "

CABINE TÉLÉPHONIQUE : French Turkish

telefon kulübesi