Multilingual Turkish Dictionary French To Turkish

CC : French Turkish

[le] Cc

CE : French Turkish

"bu; şu; bunlar; şunlar "

CE DERNIER TEMPS : French Turkish

son zamanlarda, son günlerde

CE LA VE DE SOI : French Turkish

u çok normal

CE ME SEMBLE : French Turkish

ana göre

CE MOIS-CI : French Turkish

u ay

CE N'EST PAS GRAVE! : French Turkish

tamam!, endişelenme!

CE NE SONT PAS TES OIGNONS : French Turkish

seni ilgilendirmez, sen kendi işine bak

CE QUI VIENT DE LA FLÛTE S'EN VA PAR LETAMBOUR : French Turkish

haydan gelen huya gider

CE SOIR : French Turkish

u akşam

CECI : French Turkish

u

CECI ME FAIT PLAISIR : French Turkish

una sevindim, memnun oldum

CEINDRE : French Turkish

"kuşatmak, sarmak; kuşanmak, sarınmak; takmak"

CEINTURE : French Turkish

"[la] kuşak, kemer; bel; çember "

CEINTURE DE SAUVETAGE : French Turkish

cankurtaran yeleği

CEINTURE DE SÉCURITÉ : French Turkish

emniyet kemeri

CEINTURER : French Turkish

"kuşakla sarmak; çevirmek, kuşatmak"

CEINTURON : French Turkish

[le] kayış, kemer

CELA : French Turkish

"şu, o; şunu, onu "

CELA DIT : French Turkish

unun üzerine

CELA DÉPEND : French Turkish

elli olmaz

CELA M'INDIFFÈRE COMPLÈTEMENT : French Turkish

eni hiç ilgilendirmiyor

CELA ME SEMBLE AUSSI : French Turkish

ana da öyle geliyor

CELA NE FAIT RIEN : French Turkish

zararı yok, bir şey değil

CELA NE VAUT PAS UN SOU : French Turkish

metelik etmez