Multilingual Turkish Dictionary

French To Turkish

French To Turkish
CLAIR DE LUNE : French Turkish

ay ışığı, mehtap

CLAIR-OBSCUR : French Turkish

"[le] açık koyu;belirsizlik"

CLAIRE : French Turkish

[la] havuz istiridyesi

CLAIRE DE LUNE : French Turkish

ay ışığı, mehtap

CLAIRE-VOIE : French Turkish

"[la] kafes parmaklık; ızgara döşeme; tepe ışıklığı "

CLAIREMENT : French Turkish

açıkça, besbelli

CLAIRIÈRE : French Turkish

[la] ağaçsız yer

CLAIRON : French Turkish

[le] boru, borazan

CLAIRONNANT : French Turkish

çınlayan

CLAIRONNER : French Turkish

"boru çalmak;duyurmak, yaymak"

CLAIRSEMÉ : French Turkish

"seyrek; nadir"

CLAIRVOYANCE : French Turkish

[la] görüş keskinliği, öngörü, basiret

CLAIRVOYANT : French Turkish

görüşü keskin, öngörülü, basiretli

CLAMER : French Turkish

ağırmak, haykırmak

CLAMEUR : French Turkish

"[la] haykırma; uğultu, yaygara"

CLAN : French Turkish

"[le] sop, klan; cephe, saf"

CLANDESTIN : French Turkish

"gizli, saklı; kanunsuz"

CLANDESTINEMENT : French Turkish

gizlice, perde arkasında

CLANDESTINITÉ : French Turkish

"[la] gizlilik; kanunsuzluk"

CLAPET : French Turkish

[le] supap, kapak

CLAPIER : French Turkish

[le] tavşan kafesi

CLAPOTEMENT : French Turkish

[le] (denizde) çalkantı, şıpırtı

CLAPOTER : French Turkish

(su) çalkalanmak, şıpırdamak

CLAPPER : French Turkish

dilini şapırdatmak

CLAQUE : French Turkish

"[la] şamar, tokat; alkışçı, şakşakçı "