Multilingual Turkish Dictionary

French To Turkish

French To Turkish
CLOCHEMENT : French Turkish

[le] aksama

CLOCHER : French Turkish

"[la] çan kulesi; doğum yeri "

CLOCHETON : French Turkish

[le] küçük çan kulesi

CLOCHETTE : French Turkish

"[la] küçük çan; çıngırak"

CLOISON : French Turkish

"[la] bölme, perde;çeper "

CLOISON DE BOIS : French Turkish

tahta perde

CLOISONNER : French Turkish

ölmelere ayırmak

CLOISONNÉ : French Turkish

ölmelere ayrılmış

CLOPIN-CLOPANT : French Turkish

aksayarak, düşe kalka, sendeleyerek

CLOPINER : French Turkish

aksayarak yürümek

CLOPORTE : French Turkish

[le] tespihböceği

CLOQUE : French Turkish

[la] deri kabarcığı, su toplama

CLOQUER : French Turkish

kabarcık oluşturmak

CLORE : French Turkish

"kapamak, yummak, tıkamak; çevresini dolaşmak; bitirmek "

CLORE UN SESSION : French Turkish

oturumu kapamak

CLOS : French Turkish

"kapalı; sona ermiş, bitmiş "

CLOU : French Turkish

"[le] çivi; kan çıbanı "

CLOU DE GIROFLE : French Turkish

(baharat) karanfil

CLOUER : French Turkish

çivilemek, mıhlamak

CLOUER QN AU PILORI : French Turkish

âleme karşı rezil etmek

CLOURER LE BEC À QN : French Turkish

çenesini kapatmak, susturmak

CLOUTERIE : French Turkish

[la] çivicilik

CLOUTIER : French Turkish

[le] nalbur

CLOUTÉ : French Turkish

çivili, kabaralı

CLOWN : French Turkish

[le] palyaço, soytarı