Multilingual Turkish Dictionary

French To Turkish

French To Turkish
DAMASSÉ : French Turkish

damasko çiçekli, damasko örneği (kumaş)

DAME : French Turkish

"[la] hanım, bayan; hatun; (iskambil) kız; (tavla) pul "

DAME D'HONNEUR : French Turkish

nedime

DAME PATRONNESSE : French Turkish

yardım işlerini yöneten kadın, yardımsever kadın

DAME-JEANNE : French Turkish

[la] damacana

DAMER : French Turkish

dama demek, (taşı) damaya çıkarmak

DAMER LE PION À QN : French Turkish

üstün gelmek, taş çıkartmak

DAMES : French Turkish

[la] dama (oyunu)

DAMIER : French Turkish

"[le] dama tahtası; damalı süsleme"

DAMNABLE : French Turkish

cehennemlik

DAMNATION : French Turkish

[la] cehennem azabı, lanet

DAMNER : French Turkish

"cehennemlik etmek; lanetlemek "

DAMNÉ : French Turkish

"[le] [la] cehennemde olan; şeytan gibi (kimse), lanetli"

DANCING : French Turkish

[le] dans salonu

DANDINER : French Turkish

"salına salına yürümek; sallamak "

DANDY : French Turkish

[le] şıklık düşkünü, züppe

DANEMARK : French Turkish

[le]

DANGER : French Turkish

[le] tehlike

DANGEREUSEMENT : French Turkish

tehlikeli biçimde

DANGEREUXUSE : French Turkish

tehlikeli

DANOIS : French Turkish

[le] [la] Danimarkalı

DANOIS : French Turkish

Danimarkalı+

DANRÉEE ALIMENTAIRE : French Turkish

yiyecek maddesi

DANS : French Turkish

"içinde; içine;
de;
e,
ye; yaklaşık "

DANS CES CONDITIONS : French Turkish

u koşullar altında