Multilingual Turkish Dictionary

French To Turkish

French To Turkish
DETTE FLOTTANTE : French Turkish

kısa vadeli hazine borcu

DETTE PASSIVE : French Turkish

ödenecek borç, verecek

DEUIL : French Turkish

"[le] yas işareti; matem, yas; cenaze alayı; üzüntü, acı "

DEUX : French Turkish

"iki; ikinci; birkaç "

DEUX HEURES ET DEMIE : French Turkish

saat iki buçuk

DEUX MILLE : French Turkish

iki bin

DEUX-PIÈCES : French Turkish

[le] döpiyes

DEUX-POINTS : French Turkish

[le] iki nokta (
)

DEUX-TEMPS : French Turkish

[le] iki zamanlı motor

DEUXIÈME : French Turkish

ikinci

DEUXIÈMEMENT : French Turkish

ikinci olarak

DEVANCER : French Turkish

"önünden gitmek, öne geçmek; önce gelmek"

DEVANCIER : French Turkish

[le] [la] öncel, selef

DEVANT : French Turkish

öne, önde, önden

DEVANTURE : French Turkish

[la] dükkân önü, vitrin

DEVENIR : French Turkish

[le] oluş

DEVIN : French Turkish

[le] kâhin

DEVINER : French Turkish

"kehanette bulunmak; oranlamak, tahmin etmek; çözmek"

DEVINETTE : French Turkish

"[la] bilmece; bulmaca"

DEVIS : French Turkish

[le] keşif, keşif defteri

DEVISE : French Turkish

[la] döviz

DEVISER : French Turkish

muhabbet etmek, söyleşmek

DEVOIR : French Turkish

"borcu olmak, borçlu olmak; gerekmek "

DEVOIR LA VIE À QN : French Turkish

hayatını birine borçlu olmak

DEVOIRS : French Turkish

saygı