French To Turkish
DÉBAUCHER : French Turkish
"baştan çıkarmak, ayartmak; işini bıraktırmak; (işçiye) yol vermek"
DÉBAUCHÉ : French Turkish
[le] [la] sefih, ahlaksız
DÉBILE : French Turkish
"kuvvetten düşmüş, güçsüz, dermansız; cansız "
DÉBILITANT : French Turkish
güçsüzleştiren, güçsüz düşüren
DÉBILITER : French Turkish
güçsüzleştirmek, güçsüz düşürmek
DÉBILITÉ : French Turkish
[la] güçsüzlük, güçsüz düşme, dermansızlık
DÉBILITÉ MENTALE : French Turkish
geri zekâlılık
DÉBIT : French Turkish
"[le] satış, sürüm; satış yeri; (elektrik\\su vb) sarfiyat; borç, verecek "
DÉBIT DE BOISSONS : French Turkish
içki satış yeri
DÉBIT DE TABAC : French Turkish
sigara bayii, tütüncü
DÉBITANT : French Turkish
[le] [la] perakendeci, satıcı
DÉBITER : French Turkish
"perakende satmak; (tomruk) kesmek; parçalamak; üretmek, piyasaya çıkarmak; sarfiyat yapmak; zimmetine geçirmek; söylemek"
DÉBITEUR : French Turkish
[le] [la] borçlu, verecekli
DÉBLAI : French Turkish
[le] toprak kaldırma
DÉBLAIEMENT : French Turkish
[le] düzleme, temizleme
DÉBLAIS : French Turkish
kazılan toprak
DÉBLATÉRER : French Turkish
dırlanıp durmak
DÉBLATÉRER CONTRE : French Turkish
çekiştirmek
DÉBLAYER : French Turkish
fazla şeyleri kaldırmak, temizlemek, düzlemek
DÉBLAYER LE TERRAIN : French Turkish
"güçlükleri yok etmek; zemini hazırlamak"
DÉBLOQUER : French Turkish
"ablukayı kaldırtmak; işletmek, çalıştırmak; piyasaya sürmek; zırvalamak"
DÉBOIRES : French Turkish
[le] hayal kırıklığı
DÉBOISEMENT : French Turkish
"[le] ormansızlaştırma; ağaçsızlanma, kelleşme"
DÉBOISER : French Turkish
ormansızlaştırmak
DÉBONNAIRE : French Turkish
yumuşak huylu, kalender
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani