Multilingual Turkish Dictionary

French To Turkish

French To Turkish
ALE : French Turkish

[la] İngiliz birası

ALENTOURS : French Turkish

[le] çevre, dolay, etraf

ALERTE : French Turkish

"çevik, hareketli; gözü açık, uyanık "

ALERTER : French Turkish

tehlike işareti vermek, alarm vermek

ALEVIN : French Turkish

[le] balık yavrusu

ALEVINAGE : French Turkish

[le] balık üreticiliği

ALEXANDRIN : French Turkish

[le] mısraları on ikişer heceli şiir

ALFA : French Turkish

[le] halfaotu

ALFANGE : French Turkish

[la] pala

ALFÉNIDE : French Turkish

[le] çatal bıçak yapılan alaşım

ALGARADE : French Turkish

[la] haşlama, papara

ALGORITHME : French Turkish

[le] algoritma

ALGUE : French Turkish

[la] alg, suyosunu

ALGÈBRE : French Turkish

[la] cebir

ALGÉBRIQUE : French Turkish

cebirsel

ALGÉRIE : French Turkish

[la]

ALGÉRIEN : French Turkish

[le] [la] Cezayirli

ALGÉRIEN : French Turkish

Cezayirli

ALIBI : French Turkish

[le] suç işlendiği sırada başka yerde olduğunu kanıtlama

ALIGNEMENT : French Turkish

"[le] dizme, sıralama; sıra, dizi"

ALIGNER : French Turkish

dizmek, sıralamak

ALIMENT : French Turkish

[le] besin, gıda, yiyecek

ALIMENTAIRE : French Turkish

"besinle ilgili; yenebilir "

ALIMENTATION : French Turkish

"[la] besi, besleyiş, besleme; beslenme"

ALIMENTER : French Turkish

eslemek