Multilingual Turkish Dictionary French

ÉGOCENTRIQUE : French Turkish

egosantrik, beniçinci

ÉGOCENTRISME : French Turkish

[le] egosantrizm, beniçincilik

ÉGOISTEMENT : French Turkish

encillikle, bencilce

ÉGORGER : French Turkish

"boğazlamak; öldürmek"

ÉGOTISME : French Turkish

[le] benlikçilik

ÉGOTISTE : French Turkish

enlikçi

ÉGOUT : French Turkish

"[le] damla; lağım"

ÉGOUTIER : French Turkish

[le] lağımcı

ÉGOUTTER : French Turkish

süzmek, suyunu akıtmak

ÉGOUTTOIR : French Turkish

"[le] süzgeç, süzgü; süzek"

ÉGOÏSME : French Turkish

[le] egoizm, bencillik

ÉGOÏSTE : French Turkish

[le] [la] egoist, bencil

ÉGRAPPER : French Turkish

salkımdan koparmak

ÉGRATIGNER : French Turkish

"tırmalamak; sıyırmak; dokunaklı söz söylemek"

ÉGRATIGNURE : French Turkish

[la] tırmık, hafif yara, sıyrık

ÉGRENER : French Turkish

"tanelemek; bir bir saymak, sayıp dökmek "

ÉGRENER UN CHAPELET : French Turkish

tespih çekmek

ÉGRILLARD : French Turkish

taşkınlıktan hoşlanan, açık saçık şakaları seven

ÉGYPTIEN : French Turkish

"Mısırlı+; Mısır+"

ÉGYPTOLOGIE : French Turkish

[la] eski Mısırbilimi

ÉGYPTOLOGUE : French Turkish

[le] eski Mısırbilimci

ÉHONTÉ : French Turkish

edepsiz, arlanmaz, yüzsüz

ÉJACULATION : French Turkish

[la] fışkırma, fışkırtma

ÉJACULER : French Turkish

fışkırtmak

ÉJECTER : French Turkish

"fırlatmak, atmak; boşaltmak"