Multilingual Turkish Dictionary

French

French
ÉVADÉ : French Turkish

kaçmış

ÉVALUATION : French Turkish

[la] değer biçme, değerlendirme

ÉVALUER : French Turkish

değer biçmek, değerlendirmek

ÉVANESCENT : French Turkish

yitip giden, silinik

ÉVANGILE : French Turkish

[le] İsa'nın öğretisi

ÉVANGÉLIQUE : French Turkish

İncil ile ilgili

ÉVANGÉLISATION : French Turkish

[la] İsa'nın öğretisini kabul ettirme

ÉVANGÉLISER : French Turkish

İsa'nın öğretisini kabul ettirmek

ÉVANGÉLISTE : French Turkish

"[le] dört İncil'den her birinin yazarı; gezici vaiz"

ÉVANOUISSEMENT : French Turkish

"[le] baygınlık, bayılma; yok olma, kaybolma"

ÉVAPORATION : French Turkish

[la] buharlaşma, uçma

ÉVAPORER : French Turkish

uharlaştırmak, uçurmak

ÉVAPORÉ : French Turkish

hoppa, uçarı

ÉVASER : French Turkish

ağzını genişletmek

ÉVASIF : French Turkish

kaçamaklı

ÉVASION : French Turkish

[la] hapisten kaçma

ÉVASIVEMENT : French Turkish

kaçamaklı bir yolda

ÉVASÉ : French Turkish

geniş ağızlı

ÉVEIL : French Turkish

"[le] uyanma, uyandırma; uyarma "

ÉVEILLER : French Turkish

uyandırmak

ÉVEILLÉ : French Turkish

"şen, keyifli; çevik; uyanık"

ÉVENTAIRE : French Turkish

[le] dükkân dışında sergi, tabla, işporta

ÉVENTER : French Turkish

üzgâra bırakmak, hava aldırmak

ÉVENTRER : French Turkish

"karnını yarmak; zorla almak"

ÉVENTUALITÉ : French Turkish

[la] olasılık, olabilirlik, ihtimal