Multilingual Turkish Dictionary

French

French
FLAMANT : French Turkish

[le] telliturna

FLAMBANT : French Turkish

alevli

FLAMBEAU : French Turkish

"[le] meşale; mum; şamdan"

FLAMBER : French Turkish

"alevden geçirmek, alazlamak, ütülemek; alev saçmak; tutuşturmak"

FLAMBEUR : French Turkish

[le] [la] (kumar) büyük oynayan oyuncu, kumarbaz

FLAMBOYANT : French Turkish

"alev alev yanan; ışıldayan"

FLAMBOYER : French Turkish

alev saçmak, alev alev yanmak

FLAMBÉ : French Turkish

[la] alevlenme

FLAMBÉE : French Turkish

[la] çalı çırpı ateşi, harlı ateş

FLAMBÉE DES PRIX : French Turkish

fiyatlarda patlama, fiyat yükselmesi

FLAMENCO : French Turkish

[le] flamenko

FLAMINGANT : French Turkish

Flamanca konuşan

FLAMME : French Turkish

"[la] alev, yalaz; flama; aşk ateşi, yangınlık "

FLAMMÈCHE : French Turkish

[la] kıvılcım

FLAN : French Turkish

[le] turta

FLANC : French Turkish

"[le] böğür; ana göğsü; (vücutta) yan, yamaç "

FLANCHER : French Turkish

pes etmek, boyun eğmek

FLANELLE : French Turkish

[la] fanila

FLANQUER : French Turkish

"yandan kuşatmak; yanında bulunmak; vurmak, (tokat) patlatmak, aşk etmek "

FLANQUER À LA PORTE : French Turkish

kapı dışarı etmek

FLAPI : French Turkish

itkin, yorgun

FLAQUE : French Turkish

[la] su birikintisi

FLASH : French Turkish

"[le] flaş; flaş haber"

FLASQUE : French Turkish

yumuşak, gevşek, pörsük

FLATTER : French Turkish

"okşamak; hoş gelmek; dalkavukluk etmek, pohpohlamak; güzelleştirmek "