Multilingual Turkish Dictionary French

FORTIN : French Turkish

[le] küçük tabya

FORTUIT : French Turkish

"beklenmedik; rastlantısal, tesadüfi"

FORTUITEMENT : French Turkish

eklenmedik şekilde, kazara

FORTUNE : French Turkish

"[la] talih; varlık, servet, zenginlik "

FORTUNE ADVERSE : French Turkish

kötü talih

FORTUNÉ : French Turkish

"uğurlu; talihli, şanslı; zengin"

FORUM : French Turkish

[le] forum, toplutartışma

FORÇAT : French Turkish

[le] ağır hapis hükümlüsü, forsa

FORÊT : French Turkish

[la] orman

FORÊT VIERGE : French Turkish

alta girmemiş orman

FOSSE : French Turkish

"[la] çukur; mezar "

FOSSE COMMUNE : French Turkish

toplu mezar

FOSSE SEPTIQUE : French Turkish

fosseptik, lağım çukuru

FOSSETTE : French Turkish

[la] gamze

FOSSILE : French Turkish

[le] taşıl, fosil

FOSSILISÉ : French Turkish

fosilleşmiş

FOSSOYER : French Turkish

hendekle çevirmek, çukur açmak

FOSSOYEUR : French Turkish

[le] mezarcı

FOSSÉ : French Turkish

[le] hendek

FOU : French Turkish

[le] [la] deli, kaçık (kimse)

FOU DE : French Turkish

e düşkün

FOU RIRE : French Turkish

kahkaha atmak

FOUCADE : French Turkish

[la] geçici heves

FOUDRE : French Turkish

[la] yıldırım

FOUDRES : French Turkish

[la] kınama, aforoz