Multilingual Turkish Dictionary French

FOURNEAU : French Turkish

"[le] ocak; fırın "

FOURNEAU À GAZ : French Turkish

havagazı fırını

FOURNI : French Turkish

"sık, gür; dolu"

FOURNIL : French Turkish

[le] ekmek fırını

FOURNIMENT : French Turkish

[le] donanım

FOURNIR : French Turkish

"sağlamak, tedarik etmek, vermek; yapmak, yerine getirmek "

FOURNIR CAUTION : French Turkish

kefil göstermek

FOURNIR DES GARANTIES : French Turkish

güvence vermek

FOURNIR DES RENSEIGNEMENTS : French Turkish

ilgi vermek

FOURNIR QCH À QN : French Turkish

irine
.. vermek, sağlamak

FOURNIR À : French Turkish

yardımına yetişmek

FOURNISSEUR : French Turkish

[le] [la] mal sağlayan kimse

FOURNITURE : French Turkish

"[la] mal; gereç; verme, sağlama; salataya doğranan bitkiler"

FOURNÉE : French Turkish

[la] bir defada pişen miktar

FOURRAGE : French Turkish

[le] ot, saman

FOURRAGER : French Turkish

yem olarak kullanılabile

FOURRAGÈRE : French Turkish

[la] (polis\\subay) omuz kordonu

FOURRE-TOUT : French Turkish

[le] kırkambar

FOURREAU : French Turkish

[le] kın, kılıf

FOURRER : French Turkish

"araya sokmak, sokuşturmak; tıkıştırmak; kürk kaplamak "

FOURRER SON NEZ DANS : French Turkish

ir işe burnunu sokmak

FOURRER SON NEZ DANS QCH : French Turkish

işe burnunu sokmak

FOURREUR : French Turkish

[le] kürkçü

FOURRIÈRE : French Turkish

"[la] yakalanan hayvanların geçici olarak kapatıldığı yer; (polisin çektiği arabalar için) depo"

FOURRURE : French Turkish

[la] kürk