Multilingual Turkish Dictionary French

FRAPPER : French Turkish

"vurmak; dövmek; (para\\damga) basmak; çarpmak "

FRAPPER AVEC LE PIED : French Turkish

tepinmek

FRAPPER COMME UN SOURD : French Turkish

kıyasıya dövmek

FRAPPER D'ESTOC ET DE TAILLE : French Turkish

asgele\\gelişigüzel vurmak

FRAPPER DES MAINS : French Turkish

alkışlamak

FRAPPER À LA PORTE : French Turkish

kapıyı çalmak

FRAPPÉ : French Turkish

uzlu

FRAPPÉ DE PANIQUE : French Turkish

paniğe kapılmış

FRAPPÉ DE STUPEUR : French Turkish

şaşırmış, aptallaşmış

FRASQUE : French Turkish

"[la] hile, dolap; çılgınlık"

FRATERNEL : French Turkish

kardeş+

FRATERNELLEMENT : French Turkish

kardeşçe

FRATERNISER : French Turkish

"kardeşçe geçinmek; anlaşmak, bağdaşmak"

FRATERNITÉ : French Turkish

[la] kardeşlik

FRATRICIDE : French Turkish

kardeş öldürücü

FRAUDE : French Turkish

"[la] hile, oyun; kaçakçılık "

FRAUDE FISCALE : French Turkish

vergi kaçakçılığı

FRAUDER : French Turkish

"oyun oynamak, dolap çevirmek; kaçakçılık yapmak"

FRAUDEUR : French Turkish

"[le] [la] hileci, madrabaz; kaçakçı"

FRAUDULEUSEMENT : French Turkish

"hile ile; kaçakçılıkla"

FRAUDULEUX : French Turkish

"hileci; hileli"

FRAYER : French Turkish

"(yol) açmak; çoğalmak, üremek; görüşmek, düşüp kalkmak "

FRAYER AVEC : French Turkish

ile görüşmek, dostluk kurmak

FRAYER LA VOIE À QN : French Turkish

işini kolaylaştırmak

FRAYEUR : French Turkish

[la] ani korku, ürküntü