Multilingual Turkish Dictionary French

FRAÎCHE : French Turkish

frais

FRAÎCHIR : French Turkish

(hava) serinlemek

FREDAINE : French Turkish

[la] çılgınlık, serüven

FREDONNEMENT : French Turkish

[le] (şarkı) mırıldanma

FREDONNER : French Turkish

(şarkı) mırıldanmak

FREIN : French Turkish

"[le] gem; fren "

FREIN À MAIN : French Turkish

el freni

FREINAGE : French Turkish

"[le] fren yapma, frenleme; fren düzeni"

FREINER : French Turkish

"fren yapmak, frene basmak; gem vurmak, frenlemek"

FREINS À DISQUES : French Turkish

disk freni

FRELATER : French Turkish

yabancı madde katmak, katıştırmak

FRELATÉ : French Turkish

"hileli, bozulmuş; kokuşmuş"

FRELON : French Turkish

[le] eşekarısı

FRELUQUET : French Turkish

"[la] uçarı; kendini beğenmiş, hayta"

FRESQUE : French Turkish

[la] duvar resmi, fresk

FRET : French Turkish

"[le] navlun, taşıma ücreti; gemi yükü"

FRETIN : French Turkish

"[le] değersiz balık, marya; değersiz şey"

FRETTER : French Turkish

çemberlemek

FREUDISME : French Turkish

[le] Freudcülük

FREUX : French Turkish

[le] ekinkargası

FRIABLE : French Turkish

gevrek, ezilgen

FRIAND : French Turkish

"[le] kıymalı börek; bademli kek"

FRIAND DE : French Turkish

e düşkün,
e bayılan

FRIANDISE : French Turkish

[la] şekerleme

FRIC : French Turkish

[le] para, mangır