Multilingual Turkish Dictionary

Germany To Turkish

Germany To Turkish
TAKT : German Turkish

m l. mus. usul, ölcü, mezür, batuta
(Gleichmaß, Rhythmus) kadans
(e-s Motors) zaman
fig. takt, incelik. zarafet, denlilik; den ^ schlügen ölcü (od. usul) vurmak; tempo atmak (od. tutmak); ^ halten l. usule riayet etm.
(beim Marschieren) adim uydurmak
(Kommando beim Rudern) beraber al! aus dem ^ kommen kadanstan cikmak Qfest l. usule riayet eden
fig. F sa^lam, metanetli, sayam itimat; sag kazik
gefühl n s. Takt (4). Qieren s. den Takt schlagen,
ik/rabiye, taktik
fig. manevra
iker m l. tabiyeci, taktisiyen
fig. (geschickter) politikaci, taktikci 2isch tabiyevl. taktik ^lo• taktsiz, münasebetsiz, patavatsiz, densiz, düsüncesiz;
e Worte ham sözler; sich •^ benehmen hamSik göstermek; Das wäre ~/ (^lik olur!
losigkeit/taktsizilk, densizlik; grobe ^ münasebetsizli^in büyü^ü; bok yemenin arap-casi (od. gül pembesi); e-e ~ begehen koz kirmak; ci^lik etm.; (grob): bok yemek Qmäßig mevzun, ritimli
stock m usul vurma de§ne§i; sef de^ne^i; baget
strich m mus. mezür cizgisi ^voll takt sahibi; ince ruhlu; nazik, denli

TAL : German Turkish

n vadi, derey, dere, koyak; zu ^ stürzen (Lawine) uc-mak Sabwärts nehir asagi

TALAR : German Turkish

m rop, cübbe, binis, kisve

TALAUFWÄRTS : German Turkish

nehir yukan 9brücke / viyadük

TALENT : German Turkish

n l. istidat, mazhariyet, mevhibe; Allah vergisi; cevher. aniklik
(zu et.) kabiliyet, maharet
s. talentiert: 9iert istidatli. kabiliyetli; Allahtan vergili; deger (od. marifet) sahibi; cevherli,hünerli,mevhibeli,faziletli, anik, maharetli Qlos istidatsiz
losigkeit / kabiliyetsizlik
sucher m (Film) yildiz avcisi 9voll s. °iert

TALER : German Turkish

m fr. taler (üc mark)

TALFAHRT : German Turkish

l. (Ski usw.) vadiye inis; sos
(auf e-m Fluß) aki§ asa^i gidi§

TALG : German Turkish

m icyagi, donya§i, mumyap;i; (zerlassener) cervis
drüse / an. yagbezi; guddei düheniye ^ig icyagh, don- yagli, mumya^h
Hcht n ispermecet mumu

TALISMAN : German Turkish

m tilsim, muska, hamail; nazar takimi; nazarhk, fetis; (als Plättchen a.) masallah

TALJE : German Turkish

fnaut. s. TakeL °n naut. painnga ile kaldirmak
reep n cima; palanga vetasi; filador, karanfil

TALK : German Turkish

m min. talk
erde / magnezya, manyezi

TALKESSEL : German Turkish

m s.
mulde

TALKSCHIEFER : German Turkish

m min. talksist
um n talk podrasi

TALLITH : German Turkish

; TaIHs m (jüdischer Gebetsmantel) talet

TALMI : German Turkish

n l. altin taklidi; bakir-cinko kansim»
fig. sahte sey;foya

TALMUD : German Turkish

m Talmut

TALMULDE : German Turkish

cukur vadi

TALON : German Turkish

m \\. H dipkocani
Ka. iskarta edilen kägitlar

TALSOHLE : German Turkish

derey dibi
sperre / bent, baraj; su seddi; büget
Station / bir hava hattının asagidaki istasyonu
Überführung / vadinin iki tarafmi birlestiren kemer köprü; viyadük

TAMARINDE : German Turkish

bot. demirhindi agaci

TAMARISKE : German Turkish

bot. ilgm (od. gez) agaci

TAMBOUR : German Turkish

m trampeteci, davulcu

TAMBURIN : German Turkish

n
(Schellentrommel) tef. tamburin
(der Zigeuner) cagnak
(im türk. Orchester) daire
(Stickrahmen) gergef, kasnak; das ~ schlagen tef calmak

TAMEN : German Turkish

l. mit. gizlemek, maskelemek; kamuflaj yapmak; kamufle etm., pecelemek
(verhüllen) örtmek, setret-mek; getarnt l. kamuflajh, kamufle
örtülü 9kappe / (im Märchen) görünmez hale koyan baslik; seytan külähl °material n maskeleme malzemesi 2netz n gizleme agi Qungf gizleme, kamuflaj

TAMERLAN : German Turkish

n.pr. s. Timurlenk