Germany To Turkish
ANWÄRMEN : German Turkish
hafifce isitmak
ANWÄRTER : German Turkish
(in /) m l. (Kandidat) namzet, aday, F miira- caatci
(Prätendent) iddia sahibi; iddiali; ~ sei« (auf) bse namzet olm
ANZAHL : German Turkish
l, miktar, adet
bazi °en l. pey, kaparo vermek
avans vermek ung/ l. pey, kaparo, öncelik
avans, akonto; e-e ~ leisten pey vermek; peylemek
ANZAPFEN : German Turkish
l. (Faß) delmek, delerek siviyi akitmak
(Baum) centiklemek
(j-n) F para sizdirmak
(j-n) F b-den malumat istemek
Ch. (Benzin entwenden) emzirmek
ANZEICHEN : German Turkish
n l. alämet, isaret
(Spur) iz, eser, delil, delä- let, emare, koku
(Symptom) araz, semptom, belirti,tezahür
(trügerisches) fecrikäzip
(gutes) ugur, yom
(Vorbote) haberci; ein ~ sein (von)
havasi esmek; ~ (pl.) von Geistesgestörtheit delirme alärnetleri; £s liegt nicht das geringste ~ dafür vor. Fol yok yiimurta yok
ANZEICHNEN : German Turkish
l. resim yapmak
(kennzeichnen) isaret koymak; nisanlamak, markalamak
ANZEIGE : German Turkish
!. (öffentliche) ihbar, teblig, bildiri
(Inserat) ilan
(Hinweis) delälet, isaret
(Mitteilung) haber, malumat
(Denunziation) curnal; ~ erstatten ilibaratta bulunmak °n l. (hinweisen auf) gostermek, delälet etm.
(mitteilen) bildirmek, habcr vermek
(bei der Polizei) ihbar etm.; adini (od. curnal) vermek; curnallamak
(in e-r Zeitung) ilan etm.
(deklarieren) beyan etm.
(kenntlich machen) isaret etm.; s.a. angezeigt,
n.blatt / ilänat gazetcsi n.büro n ilänat acentasi
n.wesen n iläncilik, reklamcilik
pflicht l. (bei e-r Krankheit) haber verme mecburiyeti
(polizeiliche) polise ihbar mükelle- fiyeti
r m l. iechn. detektör, endikatör, gösterge
F (Denunziant) muhbir, curnalci
(gazete ismi; meselä: Tagesanzeiger)
röhre/(Radio) isaret verici lamba
ANZETTELN : German Turkish
pej. (z.B. Verschwörung) tertiplemek; Intrigen
dolap düzmek; fitne koymak
ANZIEHEN : German Turkish
tr. l. (Kleidung) giy(dir)mek
(j-m et.) giydir- mck
(Zügel usw.) cekmek
(interessieren) cezp etmek, ilgilendirmek
(Magnet) cekimlemek, cezp etmek
(Hogen) gererek cekmek
(Schraube) sikistirmak
(Stopfbüchse) techn. salmastra kutusunu sikistirmak
(zitieren) zikretmek; iktibas etin.
naut. (Kette beim Ankerwerfen) roda ttm.
naut. (Tau) bosunu almak; intr. l. (den Geruch von et. annehmen) kokusunu almak
Scha. ilk tasi sürmek; baslamak
(Tee) koyulasmak
(sich intensivieren) siddetlenmek
(Preise) yükselmck, firlamak, farklanmak
(Pferde) cekmege basla-mak
(Zug) harekete gecmek
(herankommen) yak- iasmak; sich ~ giyinmek; Er zieht sich gut an. Giydigini yakistinr. angezogen: gut ~- giyirni kusami yerinde; sich ~ fühlen gönlü akmak; incizap etm.
d l. (gewinnend) cazip, cazibeli, ceken, sempatik, bagici, alimli
(be- zaubernd) büyülü, alici
(fesseind) enteresan, ilgilen-diren; ilgi cekici; calibi dikkat; ince; ~ wirken cezp et-rnek; göz almak
ANZIEHMUSKEL : German Turkish
in an. s. Adduktor
ANZIEHUNG : German Turkish
cezp, cekme, cekim
s.kratt /;
s.verinogen n l. p/ivs. cekme kuvveti
ßg. cazibe, alim, albeni
(der Eirdcj yercekimi; cazibei arz
ANZISCHEN : German Turkish
!. (Gänse) b-ne karsi hislamak
fig. F hiddetle ckismak
ANZITTERN : German Turkish
F varmak, gelmek
ANZOTTELN : German Turkish
F yava§ adimlaria yaklasmak
ANZUG : German Turkish
m l. erkek elbisesi
mit. üniforma
(Kleidung) üst bas; kilik klyafet
Scha. ilk tasi sürme
(Herannahen) yaklasma; im ~ sein l. yaklasmak
(drohend) kupmak üzere olm.; s.a. Verzug, sich e-n ~ machen lassen elbise yapinmak
ANZUGSSTOR : German Turkish
m esvaplik kiimas
ANZWEIFELN : German Turkish
sden
.üphi;i;nmek, bsin dogruiugunda tereduüt gisternick
ANZWINKERN : German Turkish
g.JZ krparak bakmak
ANZÜGLICH : German Turkish
imali, kinayeli, parcah, dokunakll; üstü kapall; cinasli, incitici, igneli, igneleyici, tecavüzkär; sahsa dokunan;
c Reden/Uhren (über) b
ni, bsi ignelemek °ke\\tf l. (Spott) istil.za, alay
(Anspielung) ima, kinaye, igne
(persönliche) tecavüzkärhk, dokunaklilik
pl.a. kapall suzier
ANZÜNDEN : German Turkish
l. yakmak, tutuşturmak, ateslemek, ateş vermek
(Streichholz) cakmak
(Licht) a. uyandırmak: sich e-s Zigarette •~ bir sigara yakmak (tutusturmak); e-e Zigaret.s an der ändern
~ sigarasını daima atacagi sigarasindan yakmak
ANZÜNDER : German Turkish
m l. techn. ateşleyici
cakmak (aleti)
ANÄHNELN : German Turkish
az cok benzetmek; asagi yukan uydurmak
ANÄMIE : German Turkish
med. fakrüddem, kansizlik; kan sulanmasi; anemi ~sch kansiz, anemik
ANÄSTHESIE : German Turkish
med. anestezi; duyum yitimi; ziyai (butlam, iptali) his ^leren hissi iptal etm.; anestezi etm. ^ie^e^d a. bayiltici
Ist m ». Narkoseard
ANÖDEN : German Turkish
l. (langweilen) cann] sikmak
(belästigt") F taciz etm., ratiatsiz etm.; ar.geiidet sikl.in
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani