Multilingual Turkish Dictionary

Germany To Turkish

Germany To Turkish
ZURÜSTEN : German Turkish

l. hazirlamak
(ausrüsten) donatmak, techiz etm

ZUSAGE : German Turkish

l. söz, vaat
(Zustimmung) muvafakat, tasvip, kabul; (bei Einladung a.) icabet; seine ^ zurückziehen karanndan dönmek, caymak; mührünü yalamak °n l. (versprechen) söz vermek, vaat etm.
(versichern) temin etm.
(auf e-e Einladung) bir daveti kabul etm.; icabet etm.
(j-m) a) (gefallen) b-nin hosuna gitmek; bsi begenmek b) (bekommen) uygun gelmek; Die Gegend dort hat mir gar nicht zugesagt. Orasi bana pek sevimsiz geldi. 2nd:
er Vorschlag müläyim bir teklif

ZUSAMMEN : German Turkish

l. beraber, birlikte
(gemeinschaftlich) müste-reken
(gleichzeitig) aym zamanda; birden; bir arada^ basabas
(zusammengerechnet) ceman; toplu olarak; alle ^ hepsi birden; topluca; müctemian, mecmuan; Jetzt aber alle ^f Visa beraber l Visa boca! — reisen yol arkadasligi etm. ^ alt werden (Ehepaar) bir yastikta kocamak

ZUSAMMENARBEIT : German Turkish

l. birlikte calisma; isbirligi; tesriki mesai; kooperasyon
msf. pcj. kolaborasyon

ZUSAMMENARBEITEN : German Turkish

tesriki mesai etm.; isbirligi (kooperasyon. kolaborasyon, emekbirligi) yapmak; b-lebirgöm-lekten ba§ cikarmak

ZUSAMMENBALLEN : German Turkish

l. yi^mak; bir araya toplamak
(Papier) burusturmak; sich ~ l. igilmak; bir araya toplanmak; toplasmak
(Wolken) sirtarmak

ZUSAMMENBAU : German Turkish

m techn. montaj ^en techn. monte etm., montaj yapmak

ZUSAMMENBEIßEN : German Turkish

: die Zähne ^ dislerini sikmak, kilitlemck

ZUSAMMENBEKOMMEN : German Turkish

l. bir araya getirmege muvaffak oim.
(Geld) a) para toplamak b) (das nötige Geld) parayi cikistirmak

ZUSAMMENBERUFEN : German Turkish

ictimaa davet etm.; toplamak

ZUSAMMENBETTELN : German Turkish

dilencilikle para toplamak

ZUSAMMENBINDEN : German Turkish

ir araya baglamak; sicimlemek

ZUSAMMENBLEIBEN : German Turkish

irbirinden aynimamak

ZUSAMMENBRAUEN : German Turkish

(Getränk) F kanstirmak, mezcetmek; sich ~ (Unwetter) bulutlar sirtarmak

ZUSAMMENBRECHEN : German Turkish

l. (S.) yikilmak, kirilmak, cökmek, inhidam (od. inkiraz) bulmak; inhitata ugrarnaSt
(P.) yigilmak, küice gibi oturmak; (ohnmächtig) bayilarak yere düsmek
(beinahe) (Tier) iklamak, catlamak
(Möbelstück) dagilmak

ZUSAMMENBRINGEN : German Turkish

l. s. zusammenbekommen
(versöhnen) " banstirmak, uzlastirmak; aralanni bulmak

ZUSAMMENBRUCH : German Turkish

m yikilis, cöknic, inhidam, cöküntü, inkiraz, batma, sukut, yikinti, ifläs; vor dem ^ stehen haraba yüz tutmak

ZUSAMMENDREHEN : German Turkish

ukmek, burkmak

ZUSAMMENDRÄNGEN : German Turkish

l. (Menschen, Tiere) bir araya sikistir-mak
(enger begrenzen) kisaltmak, huläsa etm,; sich ~ sikismak, tikismak, pekisinek

ZUSAMMENDRÜCKEN : German Turkish

sikistirmak

ZUSAMMENFAHREN : German Turkish

l. (aufeinander) cnrprmak
(miteinander) birlikte gitmek
(kapLittnnchen) bozmak
(vor Schrecken) korkup sicrainak; ürkmek, kocuntnak, ürper-mek

ZUSAMMENFALL : German Turkish

m (zeitlicher) diisiimdeslik, mürafakat "en l. cökmek, yikilmak; inhidam bulmak
(P.) a) (stark abnehmen) erimek, zayiflamak, harap olm. b) (ohnmächtig werden) hayilmak
(zeitlich) aym zamana rastlamak. tesadüf etm., tedahül etm., düsümdesmek, terafiFk etm.
(Ballon usw.) siskihligi zail olm.; sön-mek

ZUSAMMENFALTEN : German Turkish

katlamak, devsirmek, dürüp bukmek

ZUSAMMENFASSEN : German Turkish

l. (in sich fassen) tazammun etm., ihtiva etm.
(konzentrieren) bir araya getirmek; topla-mak, toplulastirmak
(kurz) icmal etm., huläsa etm., özetlemek
(unter e-m Oberbegriff) toplamak ~ung huläsa, özet, fezieke. sinopsis, rezüme, hatime

ZUSAMMENFEGEN : German Turkish

s. zusammenkehren