Multilingual Turkish Dictionary

Germany To Turkish

Germany To Turkish
ZUVORKOMMEN : German Turkish

l. (j-m) b-ne takaddüm etm.; bsi yapmakta b-den evvel davranmak
(e-r S.) önlemek; bsin önünü almak
d (gefällig) cemilekär, nazik, lütufkär, mültefit, hatirn(üv)az, hatirsinas °heit / cemile(-kärlik), nezaket, iltifat

ZUVORTUN : German Turkish

es j-m ^ (in) b-den bsle üstün gelmek

ZUWACHS : German Turkish

m tezayut, inzimam, artma; auf ^ schneidern diki§ payi birakmak °en l. kapanmak
(j-m) hissesine düsmek

ZUWANDERER : German Turkish

m muhacir, göcmen Qn muhacir olarak bir memlekette yerlesmek

ZUWANKEN : German Turkish

(auf j-n) sendeleyerek b-ne yaklasmak

ZUWARTEN : German Turkish

l. (seyirci olarak) beklemek
(m. et.) bsi beklet-mek, geciktirmek

ZUWEGE : German Turkish

: ^ bringen l. s. zustande bringen
(mühsam) hirtlamak (dial.); esermek besermek; Was der alles ~ bringt! Aklini peynir ekmekle yemi§! Wie hast du das nur ~ gebracht? Amma da yaptin ha!

ZUWEHEN : German Turkish

(intr.ftr.) kar, kum v. s. ile kapa(n)mak; (tr.) eserek bir yere götürmek (bzw. getirmek)

ZUWEILEN : German Turkish

arasira, bazen; zaman zaman

ZUWEISEN : German Turkish

l. (et.) havale etm., tahsis etm., göstermek
(j-n) ilhak etm

ZUWENDEN : German Turkish

l. cevirmek, yöneltmek, döndürmek, tevcih etm.
(j-m e-e Gabe usw.) b-ne bsi (hediye olarak) vermek; teberru etm.
(Liebe) göstermek
(widmen) vakfetmek, hasretmek
(gewinnen lassen) kazandir-rriak; sich ^ l. yüzünü
e dogru cevirmek
(tendieren) bse temayül etm., eginmek
(e-m Beruf) bir meslege girmek Qung / l. F di§ kirasi
jur. temliki muamele
(unentgeltliche) teberru
(außerordentliche) ikramiye

ZUWENIG : German Turkish

cok az; käfi gelmeyen; ~ sein kusur kalmak

ZUWERFEN : German Turkish

l. (Grube usw.) doldurmak, topraklamak, kapa-mak, örtmek
(Tür) siddetle kapamak
(Blicke) a) nazar atmak b) (verliebte Blicke) göz süzmek
(Tau) naut. cima vermek; cimayi atmak
(den Ball) topu b-ne gecirmek; s.a. Stw. Knochen

ZUWIDER : German Turkish

l. (-laufend) aykin, mugayir, muhalif, zit
(ungünstig) müsait olmayan
s. widerwärtig
(unvereinbar) telif kabul etmeyen; j-m ^ sein l. b-nin hosuna gitmemek; ziddma gitmek; ziddi olm.; bsden nefret duymak
(Geruch) koklayanin burnu düsmek

ZUWIDERHANDELN : German Turkish

l. bse muhalefet etm.. bsi tecavüz etm.
(j-m) b-ne karsi hareket etm.; aleyhinde calismak
(e-m Gesetz) kanunu tammamak, ihläl etm.
(Vorschriften) emirlere mugayir harekette bulunmak
(dem Eid) yeminini nakzetmek
(dem Versprechen) sözünde durmamak ^lung fjur. aykin hareket; wegen ~ gegen
.. bse muhalefetten dolayi

ZUWIDERLAUFEN : German Turkish

mugayir (od. aykin) olm., muhalefet etm

ZUWINKEN : German Turkish

el, mendil v. s. sallamak; isaret etm

ZUWISPERN : German Turkish

kulagina fisildamak; V: akoziamak

ZUZAHLEN : German Turkish

ilaveten ödemek

ZUZEITEN : German Turkish

s. zuweilen

ZUZIEHEN : German Turkish

(tr.) l. (Knoten) sik(istir)mak
(Vorhang) kapamak
(als Beirat usw.) celp etmek
(Arzt) doktora ba§ vurmak
(dem Abgrund) ucuruma sürüklemek
(j-n als Zeugen) sahit tutmak; (intr.) baska bir yerden gelerek bir yere yerlesmek; sich ^ l. (sich bewölken) bulutlanmak
(Schlinge) sikismak; sich et. ^ l. (Krankheit, Verdruß usw.) bse maruz kalmak, ugramak, du^ar olm.
(Unannehmlichkeiten) kendi basini beläya ugrat-mak 9zug m l. disardan gelme; haricten gelip memlekete (bzw. sehre) yerlesmek
(Verstärkung) takviye
züglich ilavesiyle, zammiyle

ZUZWINKERN : German Turkish

ka§ atmak; ka§ göz etm.; göz uciyle anlatmak

ZUZÄHLEN : German Turkish

l. üstüne saymak
fig. hesaba katmak
(j-m et.) b-nin önünde birer birer saymak
(zu e-r Gruppe) arasmda saymak

ZUZÜGLICH : German Turkish

ilave edilmek üzere

ZWACKEN : German Turkish

F l. cimdiklemek
hafifce cekmek
rahatsiz-landirmak; eziyet vermek