Germany To Turkish
BUCHUMSCHLAG : German Turkish
m kitap kapağı
BUCHUNG : German Turkish
f l. H kayit, tescil; hesaba (od. deftere) gecirme; madde
siparis. rezervasyon
BUCHUNGSMASCHINE : German Turkish
f H muhasebe makinesi
BUCHUNGSTITEL : German Turkish
m tertip
BUCHWEIZEN : German Turkish
m bot. kara (esmer, sert) bugday; karabas; Hint bugdayi
BUCHWERT : German Turkish
m aktif veya pasiflerin bilancoda gösterilen kıymeti
BUCHWISSEN : German Turkish
n yalnız kitaplardan edinilmis bilgi
BUCHWORT : German Turkish
n kitabi söz
BUCHZEICHEN : German Turkish
n l. (festes) kitap şirazesine bağlanan sayfa kordelası
(loses) kitabın sayfasını bulmağa mahsus pusula
(Eignerzeichen) ekslibris
BUCKEL : German Turkish
m l. kambur, kambel
(rundliche Erhebung) cikinti, tümsek
(Rücken) F sirt, arka
(Verzierung) kabartma
(Schnalle) toka
(Höcker) hörgüc; e-n ~ machen l. (Katze) sirtini kabartmak
kamburunu cikar-mak; e-n ~ bekommen beli cökmek; kambeli cikmak; sich e-n ~ lachen F katila katila gülmek; e-n breiten ~ haben F istifini bozmamak; aldins etmemck; (lakirdi, saka v. s.) kaldirabilmek; sakadan anlamak; Du kannst mir den ~ runferrutschenl F Senin dediklerin bana viz geliyor! ein Mann, der seine achtzig Jahre auf dem
- hat F seksen senenin kahnni cekmis bir adam
BUCKELIG : German Turkish
l. kambur
(gekrümmt gehend) iki büklüm yürüyen
(holperig, uneben) egribügrü, anzali, engebeli
BUCKELN : German Turkish
l. (e-n Buckel machen) sirtini kabartmak; kamburunu cikarmak
(katz-) yaltaklanmak, tabasbus (dalkavukluk, müdahane) etm.
(sirtinda) agir bir yük tasimak
(auf den Rücken nehmen) sirtlamak; sich ~ (mit) (sirtinda) agir bir yük taslyarak k-ne eziyet etm. ^rlhd n
zebü 9wal m zo. kambur balina
BUCKRAM : German Turkish
m (Buchbinderleinwand) bukram
BUCKSKIN : German Turkish
m l. yumusak koyun veya geyik derisi
bir nevi strayhgarn dokumasi
BUDAPEST : German Turkish
n.pr. Budapeste, Peste
BUDDEL : German Turkish
F sise
BUDDELN : German Turkish
l. F toprngi kazmak
(Kartoffeln) capalamak
BUDDHA : German Turkish
n.pr. Buda
Ismus m budizm
lst(ln/)/n; ^istisch budist
BUDE : German Turkish
l, baraka, «ala s.
F eski ev
pej. dükkän, magaza
pej. oda; j-m die ^ einlaufen (od. einrennen) F esigini asmdirmak; j-m auf die ~ rücken F b-ni hesaba cekmek icin görmege gitmek; Leben in die ^ bringen F bir cemi-yette sohbeti canlandirmak
n.angst / F kapall yer korkusu; klostrofobi
BUDGET : German Turkish
n bütce
gesetze pl.jur. maH kanunlar
kommlssion / bütce encümeni
kredite pl.;
mittel p(. jur. tahsisat, ödenek; gel.a. karsilik
posten m tertip
BUDIKE : German Turkish
fdial. l. (Kneipe) kose meyhane
eski bir ev (dükkän, magaza)
r m dial. l. (Kneipwirt) kose meyhane sahibi
eski bir evin (dükkänm, magazanin) sahibi
BUFFALOGRAS : German Turkish
n s. Büffelgras
BUFFO : German Turkish
m mus. komik rollerini tutan ses artisti; buffo
BUFFONIE : German Turkish
bot. kurbagaotu
BUG : German Turkish
m l. naut. bastaraf, burun, pruva, talyamar
(Vor-der2) bei Tieren) omuz kismi; gögüs
(Knie^ bei Tieren) ardayagm büküldügü yer
anker m naut. gözdemiri
bänder pl. naut. bas yatirmalan
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani