Multilingual Turkish Dictionary

Germany To Turkish

Germany To Turkish
SOLQUELLE : German Turkish

tuzlu su kayna^i
salz n tuzlu sudan CJkanlmi§ tuz

SOLSTITIUM : German Turkish

n s. Sonnenwende

SOLUTION : German Turkish

mahlul, eriyik

SOLVENT : German Turkish

H tcdiyata muktedir; ödeme kabiliyetli; solvabi, saglam 2z / tediye (od. ödeme) kabiliyeti; solvabilite, saglamhk

SOLÖZISMUS : German Turkish

m ling. fahi§ gramer hatasi

SOMA : German Turkish

n med. beden. vücut 9tisch bedeni, bedensel, oyrum-sal, tensel, somatik;
e Zellen pl. vücut hücreleri; soma

SOMBRERO : German Turkish

m geni§ kenarli (Meksika) sapka(-si); sombrero

SOMIT : German Turkish

inaenaleyh, bu suretle; binnetice

SOMMER : German Turkish

m yaz; Sie wohnen ^ und Winter dort. Onlar yazil kisli orada oturuyorlar. im ^ yazm; während des ganzen
s yaziigina
adonis.röschen n bot. keklik gözü; yazilk kan avci otu
anfang m yazm baslangici; hidreliez
anzug m yazdk elbise
aufenthalt m yazilk ikametgäh; sayfiye
fahrplan m yaz tarifesi
frische / sayfiye
frischler(in /) m;
gast m sayfiyeye cikan kimse
getreide n yaz hubu-bati
goldhähnchen n zo. sürmeli cahkusu; kizilba$
haus n yazilk ev; sayfiye;-(am Strand) yali; das ~ beziehen yazh^a cikmak "hut m yazilk sapka 21ich yazilk; yaz gibi; yaza ait; sich ~ kleiden yazi getirmek
mantel m pardesü, üstlük
nachts.traum m n.pr. Yazgecesi Rüyasi (Shakespeare)
Sachen pl. yazilk elbiseler
schlaf m yaz uykusu; estivasyon-Schluß.verkauf m yaz sonu satisi
sonnen.wende / yaz gündönümü
sprosse / eil;
n bekommen cillenmek Ssprossig cilli
wohnung / s.
haus.
würz / bot. canavar otu
zeit/ l. (Jahreszeit) yaz (od. yali) mevsimi
(Uhrzeit) yaz saati; zur ~ yazin

SOMNAMBUL : German Turkish

; °e m,f; ^^smus s. Nachtwandler; Nachtwandeln

SONACH : German Turkish

una göre; binaenaleyh; bundan dolayi; bu suretle

SONANT : German Turkish

m phon. selenli, tannan

SONATE : German Turkish

mus. sonat
ine / mus. sonatin

SONDE : German Turkish

l. med. so? •\\d
(Bohrung) sondaj, sondalama
naut. iskanJil

SONDER : German Turkish

l. Präp.va. s. ohne.
(in Zss.) a) hususi, özel, fevkalade b) (gesondert) ayn, münferit c) (Ausnahme
..) müstesna

SONDERABDRUCK : German Turkish

m ayn basim; hususi baski

SONDERANGEBOT : German Turkish

n H hususi teklif

SONDERAUFFÜHRUNG : German Turkish

f matine

SONDERAUFTRAG : German Turkish

m l. a. mil. hususi vazife
pol. fevkalade murahhaslik

SONDERAUSBILDUNG : German Turkish

f l. (Sport) hususi antrenman
a. mil. hususi talim ve terbiye

SONDERAUSGABE : German Turkish

f l. (Zeitung) fevkalade nusha
(geldlich) fevkalade masraf

SONDERAUSSCHUß : German Turkish

m hususi komisyon; özel komite

SONDERBAR : German Turkish

l. garip. tuhaf, acayip, ayrıksın, eksantrik
(lächerlich) gülünc, komik
V: antika; j-m ~ vorkommen; j-n — anmuten tuhafina gitmek; sich ~ benehmen söyle bir davranmak; das
e dabei (ist, daß
isin tuhafi (od. tuhafligi).
; isin asil garip tarafi
. , Was ist denn das für e-e
e Angelegenheit? Bu ne bicim iş Wie ~! Hikmet! dieser
e Buchhändler bu kitapçı efendi

SONDERBARERWEISE : German Turkish

(etmesi) gariptir

SONDERBEAUFTRAGTE : German Turkish

m fevkaläd delege; ajan