Germany
HERSCHAFFEN : German Turkish
ulup buraya getirmek
HERSCHAUEN : German Turkish
u tarafa bakmak; Da schau e-r her! Hele baki
HERSCHENKEN : German Turkish
s. verschenken
HERSCHLEPPEN : German Turkish
; herschleifen calapaca getirmek
HERSTAMMEN : German Turkish
s. abstammen, herkommen
HERSTELLEN : German Turkish
l. bu tarafa koymak
(erzeugen) imal, istihsal etm.; vücuda getirmek; yapmak
(wieder-) tamir etm.; eski haline getirmek; (Kranke) iyi etm.; hergestellt ma-mul, yapilmis; der in Rußland
e Jeep Rus yapisi cip ^er m imal eden, müstahsil, üretmen, yetistirici, fabrika-tör. prodüktör, yapimci 2ung / imal, istihsal, yapi(-mci-lik) Qungs.kosten pl. imaiät (od. maliyet) Hyati
HERSTÜRZEN : German Turkish
(a. sich ^) (über) l. (P.) üzerine cullanmak
(S.) bsin basina üsüsmek; bsi kapismak
(über Essen) tikistirmak
HERTREIBEN : German Turkish
: vor sich ^ önüne katmak
HERTZ : German Turkish
l. n.pr. Hertz
phys. (Maßeinheit der Frequenz) (kilo-, mega-) siki; saykl
HERUM : German Turkish
l. etrafta
(etwa) takriben, kadar, raddelerinde
(zu Ende) bitmis, gecmis; hier ^ buralarda
HERUMARBEITEN : German Turkish
(an. et.) bsi kurcalamak, üzmek
HERUMBALGEN : German Turkish
: sich ^ pencelesmek
HERUMBEKOMMEN : German Turkish
l. (Schlüssel usw.) cevirebilmek
(überreden) kandirmak
(Mädchen) düzmek; becermek
HERUMBLÄTTERN : German Turkish
ir kitabin sayfalanni kanstirmak
HERUMBRINGEN : German Turkish
l. (Zeit) gecirmek
s. herumbekommen
HERUMDOKTERN : German Turkish
(an) F l. bir takim tedavi denemeleri yapmak
bsi kurcalamak
HERUMDREHEN : German Turkish
cevirmek, döndürmek; j-m lie Worte im Mund ~ b-nin sözlerinin manasini degistirmek; sich ^
dönmek
(zurückblicken) arkaya bakmak
HERUMDRUCKSEN : German Turkish
F minn kinn etm.; dilin altinda evirmek cevirmek; yutkunmak; hik mik etm.; agzinda bir bakla olm
HERUMDRÜCKEN : German Turkish
(an) bsi kurcalamak; sich ^ l avare dolasmak
(um et.) bsden kacinmak; kacamak yapmak
HERUMDÖSEN : German Turkish
pineklemek
HERUMFAHREN : German Turkish
(intr.) l. (im Wagen) araba ile gezmek
(abbiegen) bir tarafa sapmak
(um et.) bsi dolasmak
(mit den Händen) ellerini, kollanni oynatmak
(herumliegen) yerlerde sürünmek
(in plötzlichem Erschrecken) korku ile yüzünü dönerek arkaya bakmak; (tr.) dolastir-mak, gezdirmek
HERUMFEILSCHEN : German Turkish
cekise cekise pazarlik etm.; nach langem ° vur asagi tut yukan herumfingem (an) bse beceriksizce eile dokunmak; bsi kurcalamak
HERUMFLATTERN : German Turkish
(Vogel, der noch nicht flügge ist) pirlanmak
HERUMFRAGEN : German Turkish
: überall ^ herkese sorusturmak
HERUMFUCHTELN : German Turkish
: in der Luft ^ el kol hareketleri yapmak
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani