Multilingual Turkish Dictionary

Germany

Germany
KRAMMETSBEERE : German Turkish

bot. dial. l. ardic
üvez
vogel m zo. ardickusu

KRAMPE : German Turkish

l. U seklindeki kanca; catal civi; krampon, kenet
(Draht2) tel raptiy»;; tirnak

KRAMPT : German Turkish

m kramp, ispazmoz, ihtilac, tesennüc, kasinma, F sinir tutulmasi
Ader f med. devali, varis;
n haben varis olm.
aderbruch m med. varikosel
aofall m kramplasma °artig med. ihtilad, tesennüci; sich ^ zusammenziehen tesennüc etm., kasmmak ^en asabf bir hareketle parmak-lanni bse sokarak (veya sararak) tutunmagn cabalamak; sich ^ kasilmak, takallüs etm. 9haft l. med. tesennüci
(nervös) asabi, sinirli
(heftig) siddetli
(mit allen Kräften) var (od. olanca) kuvvetiyle; Er suchte ^ nach e-r Erwiderung, konnte aber keine finden. Ikindi sikindi bir cevap bulup veremedi. 91ösend:
es Mittel med. anti-spazmodik

KRAN : German Turkish

m kran, vinc; naiit. a. macuna
führer m vincci; vinc operatörü
geld /:;
gebühr f naut. macuna harci

KRANICH : German Turkish

m zo. turna
zug m turna katan

KRANIOLOGIE : German Turkish

kranotüji 9isch kranolojik

KRANK : German Turkish

hasta. rahatsiz; ~ werden hastalanmak, rahatsizlan-mek; Ki: ufucuk olm.; ^ machen hasta etm., hastalan-dirmak;^. bitirmek; sich ^ lachen (über) F b-ne, bse gülm°kten katilmak; sich ^ melden k-ni hasta diye bildirmek; sich ^ stellen temaruz etm., k-ni hasta göstermek; isi hastaliga vurmak

KRANKEN : German Turkish

(an) l. bsden mustarip olm.
ßg. bsden dolayi aksamak

KRANKENANSTALT : German Turkish

s.
haus.
auto n hasta (od. sihhiye) otomobil i; ambülans
bahre / hasta sedyesi
besuch m I. hastayi ziyaret
doktor vizitasi; e-n ^ machen gecmis olsuna Ritmek
bett h hasta yatagi; vom ^ aufstellen hastahktan kalkmak

KRANKENDREIRAD : German Turkish

n sakat bisikleti
haus n hastane, klinik, seririyat; sihhat (sifa, sa^lik) yurdu
kasse / hastaliga karsi sigorta
kost/hafif yemekler
lager n hasta yatagi; ein langes ^ durchmachen uzun müddet yatakta kalmak; yataklara dösenmek
pflege / hasta bakimi; hastabaki-cilik
pfleger m hastabakici
pflegerin /;
Schwester / hastabakici, hemsire, svester
schein m l. (Attest) doktor raporu
(der Krankenkasse) hastahk sigortasi sirke-tinin tasdiki
stube / hasta odasi; revir
stuhl m tcker-lekli koltuk
suppe/sade suya corba
träger m teskereci, sedyeci
Versicherung / hastaliga karsi sigorta
wagen m ambülans (otomobili); sihhiye arabasi
Wärterin / nörs
zimmer n hasta odasi

KRANKHAFT : German Turkish

hastalikli, marazt, patolojik; ^ argwöhnisch vehham;
er Argwohn vehhamlik 2heit/ l. hastalik, illet, maraz, dert
fig. (Übel) musibet, belä; an e-r ^ leiden hastalik cekmek; von e-r ^ befallen werden bir hastaliga tutinmak

KRANKHEITSBERICHT : German Turkish

m hekim raporu
bild n med. sendrom, tablo
erreger m virüs, mikrop, parazit
erscheinung / hastalik alämcti (arazi, semptomu) ^halber hastalik yüzünden
verlauf m hastaligm seyri

KRANZ : German Turkish

m l. celcnk
arch. sacak, pervaz, kornis
(allg.) daire scklindc olan sey; e-n ^ niederlegen cclenk koymak

KRANZGESIMS : German Turkish

n arch. kornis; sacak silmesi

KRAPFEN : German Turkish

m lokma; ^ backen lokma dökmek

KRAPP : German Turkish

m bot. kökboyasi; kizil boya
rot n k&kboyasi; alizarin
Wurzel/boya kökü

KRASSULAZEEN : German Turkish

pl.bot. damkorugu^iller, lahmiyc

KRATER : German Turkish

m yanardagi (od. volkan) agzi; krater, müsker

KRATZBÜRSTE : German Turkish

tel firca
flg. inatci adam spez. inatci genc kiz 9bürstlg hircm
e/ l. (Rücken9) kasak
(des Tischlers) sistire ustura
(Woll2) yün tara^i; vgl. a. Kratzeisen

KRATZEISEN : German Turkish

n l. camurluk demir
kazagi
/mm. (Rasiermesser) tüydöken (V)
naut. kalafatci demiri, mavu

KRATZWUNDE : German Turkish

tirmik; tirnak (yarasi); siynk, yirtik

KRAUCHEN : German Turkish

F s. kriechen

KRAUE : German Turkish

(l)nok§amak
len l. s. krauen.
kravl yüzmek;kula

KRAUS : German Turkish

l. (Haar) kivircik
(Stirn) burusuk
(wirr) kar-makansik, darmadagan
(Schrift) egri büg;rü
(sonderbar) tuhaf; die Stirn ^ ziehen alnini burusturmak; kas-lanni catmak;
es Haar arapsaci ~ef l. farbala
(Hals-) kirmali yakalik
fr. (Hemd-) jabo
(Dauerwelle) per-manant

KRAUSEMINZE : German Turkish

bot. kivircik nane ^n s. kräuseln