Multilingual Turkish Dictionary

Germany

Germany
RESTSTIMMENVERWERTUNG : German Turkish

pol. ekalliyetlerin temsili
strafe / geri kalan ceza

RESULTANTE : German Turkish

(im Kräfteparallelogramm) muhassala. bileske
at n netice, sonuc, akibet Sat.Ios l. neticesiz, sonucsuz
(nutzlos) beyhude, nafile 2ieren ne0tice olarak cikmak, häsil olm

RESURREKTION : German Turkish

äsübadelmevt

RESÜMEE : German Turkish

n huläsa, rezüme, icmal, fezieke, özet 2ieren icmal, huläsa etm., özetlemek

RETARDIEREN : German Turkish

geciktirmek. yavaslatmak

RETERENDAR : German Turkish

(in/) m häkimlik (lise ögretmenli^i v. s.) stajyeri
zeit / stajyerlik, staj; seine ^ durchmachen staj görmek

RETERENDUM : German Turkish

n (Volksentscheid) referandum; halkoyu; (ärayi umumiye)
t(in/) m l. (Berichterstatter) raportör
(Sachverständiger) mütehassis, uzman, eksper
(Sachbearbeiter) daire subesi sefi
z / referans

RETHYMNO : German Turkish

n.pr. (Stadt auf Kreta) Retimo

RETIKULUM : German Turkish

n s. Netzmagen

RETINA : German Turkish

s. Netzhaut

RETIRIEREN : German Turkish

geri cekilmek; ricat etm

RETORSION : German Turkish

f jur. misliyle (od. zararia) mukabele; mukabele bilmisil

RETORTE : German Turkish

ehem. boynuzlu imbik; karni

RETOUR : German Turkish

s. zurück, ^billett n dönüs bileti 2kutsche f fig. bir serzenisin iadesi
liieren H geri göndermek

RETRAITE : German Turkish

mil. z.va. süvarilerin yat borusu

RETROGRAD : German Turkish

gerigiden, rici, irtical

RETROSPEKTIV : German Turkish

geriye bakarak

RETTBAR : German Turkish

kurtanlabilir
en kurtarmak, korumak, tahlis etm.; die Situation ~ isin nezaketini kavrayarak vaziyeti kurtarmak; sich — kurtulmak; sich gerade noch (ans Ufer, in ein Haus usw.) ~ können bir yere kapagi dar atmak; pacasim (od. yakasim) kurtarmak; selämet bulmak; Rette sich wer kann! Can cana bas basa! Canmi seven kur-tarsm! end: das
e Ufer fig. sahili selämet; als
er Engel erscheinen Hizir gibt yetismek °er m l. kurtanci, tahlisi-yeci, haläskär
(Jesus) münci; Hazreti Isa

RETTICH : German Turkish

m bot. turp; bayir turpu; karaturp

RETTUNG : German Turkish

l. kurtar(il)ma, tahlisiye, necat
(Heil) selämet, haläs. kurtulus
(Entkommen) kacma, firar; Er ist meine letzte ~. Ondan baska kurtulu§ caresi yok

RETTUNGSAKTION : German Turkish

kurtarma ameliyesi
anker m l. naut. ocaklik derniri
fig. kurtulu§ caresi
boje/nau/. cankur-taran samandirasi
boot n cankurtaran filikasi; tahlisiye sandall
dienst m ambülans
gerät n l. cankurtaran takimi
(einzelnes) tahlisiye aleti
gürtel m tahlisiye kemeri
Insel / (Verkehrsinsel) refüi
leine/tahlisiye ipi; can halati
leiter/yangin merdiveni ^los ümitsiz, caresiz; tedavisi imkänsiz; bir daha ele gecmez
mannschaft / yardimcilar, tahlisiyeciler; tahlisiye ekipi
medaille / tahlisiye madalyasi
ring m tahlisiye simidi
schwimmen n tahlisiye (od. kurtarma) yüzücülügü
Station/l. (Meer) tahlisiye istasyonu
(Stadt) sihhi yardim istasyonu
versuch m tahlisiye tesebbüsü

RETUSCHE : German Turkish

etus; düzeltme 2ieren.retus yapmak 9iert retuslu

REUE : German Turkish

nedamet, pismanlik; yürek karasi; ~ empfinden l. nedamet getirmek; pisman olm., yerinmek; ici icine bat-mak
(über et.) bsin pismanligini cekmek; ~ nach der Tat kommt zu spat. Son pismanlik fayda vermez. Spr. °n: Et. reut mich. Bse nadim (od. pisman) oluyorum. Die Ausgaben reuten ihn. Masrafa klyamadi. 0 voll s. reumütig

REUGELD : German Turkish

n pismanlik (ba^lilik, cayma) akcesi ^^g; ^müt^g nadim, pisman;
er Sünder tövbekär

REUSE : German Turkish

alik tutmaga mahsus sepet; vinter