Multilingual Turkish Dictionary Turkish To English

DORUK : Turkish English Hukuk

climax

DOSTÇA GİRİŞİM : Turkish English Hukuk

friendly demarche

DOSTÇA ÇÖZÜCÜ : Turkish English Hukuk

amiable compositor

DOSTÇA ÇÖZÜM : Turkish English Hukuk

amiable composition

DOĞA : Turkish English Hukuk

nature

DOĞA DOSTU TARIMSAL KİMYASALLAR : Turkish English Hukuk

environment friendly agricultural chemicals

DOĞA KORUMA ALANI : Turkish English Hukuk

nature protection zone

DOĞAL AFET : Turkish English Hukuk

natural disaster

DOĞAL ANITLAR : Turkish English Hukuk

nature monuments

DOĞAL HUKUK : Turkish English Hukuk

natural law

DOĞAL KAYNAK SUYU : Turkish English Hukuk

natural spring water

DOĞAL KAYNAKLAR ÜZERİNDE SÜREKLİ EGEMENLİK İLKESİ : Turkish English Hukuk

permanent sovereignty over natural resources

DOĞAL PARK : Turkish English Hukuk

nature park

DOĞAL RİSKLER : Turkish English Hukuk

natural hazards

DOĞAL VARLIKLAR : Turkish English Hukuk

natural assets

DOĞAL YAŞAM ORTAMINI KORUMA : Turkish English Hukuk

habitat protection

DOĞANIN KORUNMASI : Turkish English Hukuk

preservation of the nature

DOĞRU : Turkish English Hukuk

fair

DOĞRUDAN : Turkish English Hukuk

direct

DOĞRUDAN ETKİ : Turkish English Hukuk

direct effect

DOĞRUDAN GELİR DESTEĞİ : Turkish English Hukuk

direct income support

DOĞRUDAN GENEL SEÇİM : Turkish English Hukuk

direct universal suffrage

DOĞRUDAN SEÇİM : Turkish English Hukuk

direct election

DOĞRUDAN UYGULANABİLİRLİK : Turkish English Hukuk

direct applicability

DOĞRUDAN ZARAR : Turkish English Hukuk

direct damage