Multilingual Turkish Dictionary Turkish

AKSIRIKLI TIKSIRIKLI : Turkish Turkish

hastalıklı

AKSIRIŞ : Turkish Turkish

aksırma biçimi

AKSIRMAK : Turkish Turkish

urun zarlarının gıcıklanmasıyla solunum kaslarının birdenbire kasılması üzerine, ağız ve burundan hızlı, gürültülü soluk boşaltmak, hapşırmak

AKSIRTICI : Turkish Turkish

aksırtma özelliği olan, aksırtmaya neden olan

AKSİSEDA : Turkish Turkish

yankı

AKSİYOM : Turkish Turkish

enimsenmiş gerçek, belit

AKSİYON : Turkish Turkish

ir kuvvetin, maddi bir etkenin, bir düşüncenin ortaya çıkması, hareket, edim, eylem

AKSİYON : Turkish Turkish

ınsan etkinliğinin ya da iradesinin açığa çıkması

AKSİYON : Turkish Turkish

eylem

AKSİYON : Turkish Turkish

ir oyuncunun sahne üzerindeki hareketi, bu hareketten ortaya çıkan gelişim

AKSİYON : Turkish Turkish

oyunun temasını geliştiren başlıca olay, öykü, gelişim

AKSİYON : Turkish Turkish

anamalın belirli bir bölümü

AKSİYON : Turkish Turkish

pay belgiti

AKSÖĞÜT : Turkish Turkish

söğütgillerden, kabukları eczacılıkta kullanılan bir söğüt türü (salix alba)

AKSON : Turkish Turkish

sinir uyarmalarını sinir gözesinden ileriye uzatmaya yarayan, sinir gözelerinin uzantılarından en belirgin ve uzun olanı

AKSU : Turkish Turkish

göz merceğinin saydamlığını yitirip matlaşmasıyla oluşan göz hastalığı, akbasma, °perde, °katarakt

AKSÜLAMEL : Turkish Turkish

karşı eylem, tepki, °reaksiyon

AKSÜLÜMEN : Turkish Turkish

cıva ile klorun bileşimi olan çok zehirli beyaz bir toz, °süblime, °sülümen

AKTAR : Turkish Turkish

aharat, ev ilaç ve gereçleri satan kimse ya da dükkân

AKTAR : Turkish Turkish

anadolu'da iğne, iplik, baharat, zarf, kâğıt, tütün vb. satan kimse ya da dükkân

AKTARICI : Turkish Turkish

dam kiremitlerini aktarıp kırıkları yenileyen kimse

AKTARICI : Turkish Turkish

uçantopta, öbür oyuncuların vurması için topu, ağın üzerine yükselten oyuncu

AKTARICILIK : Turkish Turkish

aktarıcının işi

AKTARIM : Turkish Turkish

aktarma işi, °nakil

AKTARIM : Turkish Turkish

ir yapıtın seslerini, aralıkları ve seslerin sürelerini değiştirmeden taşıma, göçürüm, °transpozisyon