Multilingual Turkish Dictionary

Turkish

Turkish
ALTLI ÜSTLÜ : Turkish Turkish

alt ve üst katta olmak üzere

ALTLIK : Turkish Turkish

ir şeyin altına, herhangi bir erekle konulan nesne

ALTLIK : Turkish Turkish

sofrada kullanılan çaydanlık, tencere, sahan altlığı, °nihale

ALTMIŞ : Turkish Turkish

elli dokuzdan sonra gelen sayının adı ve bu sayıyı gösteren rakam, 60, lx

ALTMIŞ : Turkish Turkish

altı kere on, elli dokuzdan bir artık

ALTMIŞALTI : Turkish Turkish

altmış altı sayı almakla kazanılan bir çeşit iskambil oyunu

ALTMIŞALTIYA BAĞLAMAK : Turkish Turkish

temelli olmayan bir çözümle güçlüğü gidermiş görünmek

ALTMIŞALTIYA BAĞLAMAK : Turkish Turkish

hile yaparak bir işi başarmak

ALTMIŞALTIYA BAĞLAMAK : Turkish Turkish

(birini) elde etmek ya da bir duruma bağımlı kılmak

ALTMIŞAR : Turkish Turkish

altmış sıfatının üleştirme biçimi, her birine altmış, her defasında altmışı bir arada

ALTMIŞDÖRTLÜK : Turkish Turkish

irlik notanın altmış dörtte biri değerinde olan nota

ALTMIŞINCI : Turkish Turkish

altmış sıfatının sıra bildiren biçimi, sırada elli dokuzuncudan sonra gelen

ALTMIŞLIK : Turkish Turkish

ıçinde altmış tane bulunan

ALTMIŞLIK : Turkish Turkish

altmış yaşında olan ya da görünen (kişi)

ALTO : Turkish Turkish

kemanla viyolonsel arası büyük keman, °viyola

ALTO : Turkish Turkish

kalın kadın sesi, °kontralto

ALTSINIF : Turkish Turkish

ir sınıf içinden ayrılan ikinci derecedeki sınıf

ALTŞUBE : Turkish Turkish

ir şube içinde kurulan ikinci derecedeki şube

ALTTA KALANIN CANI ÇIKSIN : Turkish Turkish

gücü yetmeyen ne olursa olsun anlamında kullanılır

ALTTA KALMAK : Turkish Turkish

herhangi bir çatışmada, çekişmede yenilmek

ALTTA YOK ÜSTTE YOK : Turkish Turkish

yoksul, °fakir

ALTTAKIM : Turkish Turkish

ir takımın içinde kurulan ikinci derecedeki takım

ALTTAN ALMAK : Turkish Turkish

sert konuşan birine yumuşak, olumlu davranmak

ALTTAN ALTA : Turkish Turkish

gizlice

ALTTÜR : Turkish Turkish

ir tür içinden ayrılan ikinci derecedeki tür, altfamilya