Turkish
ANADİLİ : Turkish Turkish
ınsanın çocukken anasından, evindekilerden ve soyca bağlı olduğu topluluktan öğrendiği dil
ANADOLULU : Turkish Turkish
anadolu halkından olan (kimse)
ANADÜŞÜNCE : Turkish Turkish
ir yazının anlatmak istediği temel düşünce, anafikir
ANADUT : Turkish Turkish
ekin demetlerini arabaya koymaya, harmanı aktarmaya yarayan üç, dört, beş, yedi çatallı olabilen araç, dirgen
ANAERKİ : Turkish Turkish
soyda temel olarak anayı alan ve ailede çocukları ana klanına mal eden ilkel bir toplum düzeni, anaerkillik, maderşahilik
ANAERKİL : Turkish Turkish
anaerki temeline dayanan, °maderşahi
ANAFOR : Turkish Turkish
suyun döngüsel devinimi, burgaç, °girdap
ANAFOR : Turkish Turkish
yolsuz ya da emeksiz elde edilen şey
ANAFORA KAPTIRMAK : Turkish Turkish
emeksiz, karşılıksız olarak başkasının yararlanmasına olanak vermek
ANAFORCU : Turkish Turkish
yolsuz ya da emeksiz kazanç peşinde olan (kimse)
ANAFORCULUK : Turkish Turkish
anaforcu olma durumu
ANAFORDAN : Turkish Turkish
yolsuz ya da emeksiz olarak
ANAFORLAMAK : Turkish Turkish
yolsuz ya da emeksiz olarak kazanç elde etmek
ANAFORLU : Turkish Turkish
akıntılı, cereyanlı, burgaçlı
ANAHTAR : Turkish Turkish
ir kilidi açıp kapamak için kullanılan araç, açar, açkı
ANAHTAR : Turkish Turkish
zembereği kurmak için kullanılan araç, kurgu
ANAHTAR : Turkish Turkish
şifre yazmak ve çözmek için kararlaştırılmış olan kod
ANAHTAR : Turkish Turkish
ıstenen yere ya da aygıta, isteğe göre elektrik akımının geçmesini sağlamak için kullanılan düzen, çevirici, çevirgeç, °komütatör, °şalter
ANAHTAR : Turkish Turkish
somunları ya da vidaları çevirerek sıkıştırıp gevşetmek için kullanılan çelik saplı araç
ANAHTAR : Turkish Turkish
portenin başına konan ve notaların hem adını hem de müzik ıskalasındaki kesin yerini belirten im
ANAHTAR : Turkish Turkish
ıstenen bir şeyi ele geçirmeyi sağlayan etken vb
ANAHTAR TAŞI : Turkish Turkish
(yapıcılıkta) kemerlerin en üstündeki taş, kilit taşı
ANAHTAR UYDURMAK : Turkish Turkish
ir kilidi açmak için kendi anahtarından başka bir anahtar kullanmak
ANAHTAR VERMEK : Turkish Turkish
(tuluat tiyatrosunda) komiğe nükte yapma olanağı vermek
ANAHTARCI : Turkish Turkish
anahtar yapan, satan ya da onaran kimse
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani