Multilingual Turkish Dictionary

Turkish

Turkish
KÖPÜRTÜCÜ : Turkish Turkish

köpürtme özelliği taşıyan

KOPUZ : Turkish Turkish

ozanların çaldığı telli türk sazı

KOPUZCU : Turkish Turkish

kopuz çalan kimse

KOPYA : Turkish Turkish

ir sanat yapıtının ya da yazılı bir metnin taklidi, eşlem

KOPYA : Turkish Turkish

surat çıkarma işi

KOPYA : Turkish Turkish

ir sınavda soruları yanıtlamak için başka birinden ya da yerden gizli yoldan yararlanma

KOPYA : Turkish Turkish

yazılı sınavda gizlice bakmak için hazırlanmış kâğıt

KOPYA ÇEKMEK ( YA DA YAPMAK) : Turkish Turkish

(genellikle yazılı sınavlarda) soruları yanıtlamak için gizlice bir kaynağa bakmak

KOPYA DEFTERİ : Turkish Turkish

mektup kopyalarının çıkarıldığı ince yapraklı defter

KOPYA ETMEK (YAPMAK YA DA KOPYASINI ÇIKARMAK) : Turkish Turkish

(bir yazı ya da yapıt için) aslına bakarak aynını ya da benzerini oluşturmak

KOPYA KÂĞIDI : Turkish Turkish

irkaç kopya çıkarmak için beyaz kâğıtların arasına konulan karbonlu kâğıt

KOPYA KALEMİ : Turkish Turkish

yazısı kopya kâğıdıyla birkaç kağıda birden çıkan, sert, mor renkli bir tür kalem

KOPYA MÜREKKEBİ : Turkish Turkish

yazısı, üzerine konulan kâğıda ancak ıslatılınca çıkan mürekkep

KOPYA VERMEK : Turkish Turkish

sınav, yarış vb.'de soruları yanıtlaması için bir kimseye gizlice yardımda bulunmak

KOPYACI : Turkish Turkish

yazılı sınavlarda kopya yapan öğrenci

KOPYACI : Turkish Turkish

özgün yapıt vermeyip başkalarının yapıtlarını kopya eden kimse

KOPYACILIK : Turkish Turkish

kopya yapma işi

KOR : Turkish Turkish

ıyice yanarak ateş durumuna gelmiş kömür ya da odun parçası

KOR : Turkish Turkish

kırmızı

KOR : Turkish Turkish

kolordu sözcüğünün kısaltması

KÖR : Turkish Turkish

görme yetisi olmayan, görmez

KÖR : Turkish Turkish

keskinliği yeterli olmayan

KÖR : Turkish Turkish

az aydınlık veren

KÖR : Turkish Turkish

arkası tıkalı olan ya da işlek olmayan

KÖR : Turkish Turkish

olguları sezme ve kavrama yetisi, dikkati olmayan