Multilingual Turkish Dictionary

Turkish

Turkish
KORKMAK, -AR : Turkish Turkish

yapamamak, cesaret edememek

KORKTUĞU BAŞINA GELMEK ( YA DA KORKTUĞUNA UĞRAMAK) : Turkish Turkish

düşünülen kötü durum gerçekleşmek

KORKU : Turkish Turkish

ir tehlike karşısında ya da bir tehlike düşüncesinin uyandırdığı kaygı duygusu

KORKU : Turkish Turkish

kaygı, üzüntü

KORKU : Turkish Turkish

kötülük gelme olabilirliği, °tehlike, °muhatara

KORKU : Turkish Turkish

gerçek ya da beklenen bir tehlikeyle yoğun bir acı karşısında uyanan ve coşku, beniz sararması, ağız kuruması, yürek ve solunum hızlanması gibi belirtileri olan ya da daha karmaşık fizyolojik değişmelerle kendini gösteren duygu: yükseklik korkusu

KORKU DAĞLARI BEKLER ( YA DA AŞIRIR) : Turkish Turkish

daima varlığını duyurur

KORKU DÜŞMEK ( YA DA KORKUYA KAPILMAK) : Turkish Turkish

endişelenmek, korkmak

KORKU SAÇMAK : Turkish Turkish

herkesi korkutmak

KORKU VERMEK : Turkish Turkish

korkutmak

KORKULMA : Turkish Turkish

korkulmak eylemi

KORKULMAK : Turkish Turkish

(herhangi biri) korkmak

KORKULMAK : Turkish Turkish

kaygı duyulmak

KORKULU : Turkish Turkish

korku veren, korkutan

KORKULU : Turkish Turkish

kendisinden kötülük gelebilen, tehlikeli

KORKULU RÜYA GÖRMEKTENSE UYANIK YATMAK YEĞDİR : Turkish Turkish

tehlikeli bir işe girişmektense o işin sağlayacağı kazançtan yoksun kalmak iyidir

KORKULUK : Turkish Turkish

tarla, bağ, bahçe ve bostanlarda kuşların zarar vermesini önlemek için konan, insana benzeyen kukla

KORKULUK : Turkish Turkish

düşme tehlikesi olan yerlere çekilen duvar ya da parmaklık

KORKULUK : Turkish Turkish

kendisine verilen işi yapmayan ya da ancak yer doldurmaya yarayan kimse ya da topluluk

KORKUNÇ : Turkish Turkish

çok korkulu, korku veren, dehşete düşüren, °müthiş

KORKUNÇ : Turkish Turkish

(herhangi bir özelliğiyle) şaşkınlık veren

KORKUNÇ : Turkish Turkish

çok aşırı, pek çok, güçlü, şiddetli

KORKUNÇLAŞMA : Turkish Turkish

korkunçlaşmak eylemi

KORKUNÇLAŞMAK : Turkish Turkish

korkunç bir duruma gelmek, korkunç bir durum almak

KORKUNÇLAŞTIRMAK : Turkish Turkish

korku verici duruma getirmek