Turkish
KÖSTEKLENMEK : Turkish Turkish
ayağına bir engel takılarak düşer gibi olmak ya da düşmek
KÖSTEKLENMEK : Turkish Turkish
(bir iş) yürümez duruma getirilmek, engellenmek
KÖSTEKLETMEK : Turkish Turkish
kösteklemek eylemini yaptırmak
KÖSTEKLETMEK : Turkish Turkish
engelletmek
KÖSTEKLEYİŞ : Turkish Turkish
kösteklemek eylemi ya da biçimi
KÖSTEKLİ : Turkish Turkish
kösteği olan
KÖSTEKLİ : Turkish Turkish
ayağına köstek vurulmuş olan
KOSTER : Turkish Turkish
kıyı limanları arasında sefer yapan, küçük tonajlı yük gemisi
KÖSTERE : Turkish Turkish
küçük bileğitaşı
KÖSTERE : Turkish Turkish
tahta rendesi
KOSTİK : Turkish Turkish
hayvan ve bitki dokularını yakan, aşındıran
KOSTÜM : Turkish Turkish
ceket, pantolon ve kimi kez yelekten oluşan erkek takım giysisi
KOSTÜM : Turkish Turkish
çoğunlukla sokakta giyilmek için dikilmiş kadın giysisi
KOSTÜMLÜ : Turkish Turkish
kostüm giymiş olan
KOSTÜMLÜ : Turkish Turkish
alışılmış ve günlük giysilerin dışında kimi özel giysiler giyilen
KOSTÜMLÜK : Turkish Turkish
kostüm yapmaya elverişli
KOŞTURMA : Turkish Turkish
koşturmak eylemi
KOŞTURMAK : Turkish Turkish
koşmak eylemini yaptırmak
KOŞTURMAK : Turkish Turkish
çabucak göndermek
KOŞTURMAK : Turkish Turkish
çabucak götürmek
KOŞTURMAK : Turkish Turkish
koşmak, çabalamak, uğraşmak
KOŞTURULMAK : Turkish Turkish
koşturmak eylemine konu olmak
KOŞU : Turkish Turkish
koşarak yapılan yarış
KOŞU ATI : Turkish Turkish
koşu için yetiştirilmiş at
KOŞUCU : Turkish Turkish
koşuya katılan yarışçı
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani