Multilingual Turkish Dictionary

Turkish

Turkish
KRİTİK : Turkish Turkish

tehlikeli, endişe veren (durum): solunum cihazına bağlandı, hastanın durumu çok kritik

KRİTİK : Turkish Turkish

unalım, sıkıntı, kargaşanın olduğu zaman

KRİTİK : Turkish Turkish

eleştiri

KRİTİK : Turkish Turkish

eleştirmen

KRİTİKLİK : Turkish Turkish

(birşey) tehlikeli, endişeli olma durumu

KRİTİSİZM : Turkish Turkish

eleştiricilik

KRİYOSKOPİ : Turkish Turkish

( kruos soğuk, skopia gözlem) fiz. donmabilim

KRİZ : Turkish Turkish

irden ortaya çıkan şiddetli değişiklik

KRİZ : Turkish Turkish

fizyolojik bir rahatsızlığın şiddetli yinelenmelerle ortaya çıkan nöbeti: astım krizi

KRİZ : Turkish Turkish

ir duygunun ani ve güçlü biçimde dışa vurulması

KRİZ : Turkish Turkish

ir şeyin çok kıt olması durumu

KRİZ : Turkish Turkish

ir şeye duyulan ani istek

KRİZ : Turkish Turkish

ir toplumun, bir kuruluşun ya da bir kimsenin yaşamında görülen güç dönem, bunalım, °buhran

KRİZ GEÇİRMEK : Turkish Turkish

ir organda birdenbire fizyolojik değişiklik olmak

KRİZ GEÇİRMEK : Turkish Turkish

unalım içinde bulunmak

KRİZALİT, -Tİ : Turkish Turkish

kelebek olmadan önce bir böceğin, koza ya da kozasız olarak geçirdiği başkalaşma durumu

KRİZALİTLEŞME : Turkish Turkish

tırtılın krizalite dönüşmesi

KRİZALİTLEŞMEK : Turkish Turkish

tırtıl, başkalaşma geçirerek krizalite dönüşmek

KRİZANTEM : Turkish Turkish

kasımpatı

KRİZOLİT : Turkish Turkish

zebercet

KROKİ : Turkish Turkish

ir konu ya da nesnenin başlıca özelliklerini yansıtacak biçimde hazırlanmış taslağı, kabataslak resim

KROKODİL : Turkish Turkish

ışlenmiş timsah derisi

KROKODİL : Turkish Turkish

u deriden yapılmış olan

KROM : Turkish Turkish

atom numarası 24, atom ağırlığı
01 olan, ısıya dayanıklı, 1514 °c 'de ergiyen,
97 yoğunluğunda, havada oksitlenmeyen bir element, simgesi cr

KROM : Turkish Turkish

kromdan yapılmış