Multilingual Turkish Dictionary

Turkish

Turkish
KÜLFETLİ : Turkish Turkish

sıkıcı, zor, yorucu, özen isteyen

KÜLFETLİ : Turkish Turkish

üyük masraf gerektiren

KÜLFETSİZ : Turkish Turkish

sıkıntısız, kolay, özen istemeyen

KÜLFETSİZ : Turkish Turkish

az masrafla yapılan

KÜLHAN : Turkish Turkish

hamamları ısıtan, hamamın altında bulunan kapalı ve geniş ocak, cehennemlik

KÜLHANBEYİ, -Nİ : Turkish Turkish

kendilerine özgü giyiniş ve konuşma biçimleri olan, argo kullanan, başıboş, haylaz delikanlı, kabadayı, serseri, hayta, °külhani, °apaş

KÜLHANBEYLİK : Turkish Turkish

külhanbeyi olma durumu, kabadayılık

KÜLHANBEYLİK : Turkish Turkish

külhanbeyine yakışır davranış

KÜLHANCI : Turkish Turkish

hamam ocağını yakan kimse

KÜLHANİ : Turkish Turkish

külhanbeyi, kabadayı, serseri, hayta, °apaş

KÜLHANİ : Turkish Turkish

hafif sövgü anlamı taşıyan bir okşama sözü

KULİS : Turkish Turkish

tiyatroda, sahnenin gerisinde ve yanlarında bulunan bölüm

KULİS : Turkish Turkish

ir işin, bir eylemin içyüzü, bilinmeyen yönleri

KULİS : Turkish Turkish

orsa dışında alışveriş yeri

KULİS FAALİYETİ : Turkish Turkish

toplantı yerlerinde, oturum dışında çeşitli grupların yaptığı gizli çalışma

KULİS YAPMAK : Turkish Turkish

herhangi bir toplulukta oturumlar dışında gizli çalışmalar yapmak

KÜLKEDİSİ, -Nİ : Turkish Turkish

çok üşüyen, ateşin yanından ayrılmayan (kimse)

KÜLKEDİSİ, -Nİ : Turkish Turkish

uyuşuk, miskin (kimse)

KULLANDIRMA : Turkish Turkish

kullandırmak eylemi

KULLANDIRMAK : Turkish Turkish

kullanmak eylemini yaptırmak

KULLANILABİLİR : Turkish Turkish

kullanılmaya uygun niteliği olan

KULLANILABİLİRLİK : Turkish Turkish

kullanılabilir olma durumu

KULLANILMA : Turkish Turkish

kullanılmak eylemi

KULLANILMAK : Turkish Turkish

kullanmak eylemine konu olmak

KULLANILMIŞ : Turkish Turkish

az ya da çok bir zaman için başkasının malı olmuş, yeni olmayan, °müstamel