Multilingual Turkish Dictionary

Turkish

Turkish
ATLET, -Tİ : Turkish Turkish

atletizmle uğraşan kimse

ATLET, -Tİ : Turkish Turkish

kolsuz erkek fanilası, atlet fanilası

ATLET, -Tİ : Turkish Turkish

yakasız ve kolsuz bluz

ATLETİK : Turkish Turkish

atletleri ilgilendiren

ATLETİK : Turkish Turkish

sporla ilgili, atletizmle ilgili

ATLETİK : Turkish Turkish

(vücudu) gelişmiş, biçimli, atlet gibi

ATLETİZM : Turkish Turkish

eden gücünü, çevikliği, yetenekleri geliştirmeye yarayan koşu, atlama, ağırlık kaldırma ve atma gibi, tek başına yapılan vücut çalışmaları

ATLI : Turkish Turkish

ata binerek yapılan

ATLI : Turkish Turkish

ata binen kimse, binici, °süvari

ATLI : Turkish Turkish

inek atı kullanan asker ya da asker sınıfı, °süvari

ATLI KOVALARCASINA : Turkish Turkish

gereksiz yere acele ederek

ATLI SPOR : Turkish Turkish

at üzerinde yapılan bütün sporların genel adı

ATLIKARINCA : Turkish Turkish

yere dikilmiş bir eksen çevresinde döndürülen askılara takılı oyuncak atlar, uçaklar vb.den oluşan bir eğlence aracı

ATLIKARINCA : Turkish Turkish

ıri bir karınca türü (ponera grandis)

ATMACA : Turkish Turkish

kartalgillerden, ava alıştırılabilen küçük bir yırtıcı kuş (accipiter nisus)

ATMACA : Turkish Turkish

çocukların kuş avlamak için kullandıkları sapan

ATMAK, -AR : Turkish Turkish

ir cismi bir yöne doğru fırlatmak

ATMAK, -AR : Turkish Turkish

ir şeyi yere doğru bırakmak

ATMAK, -AR : Turkish Turkish

(bir kimseyi) uzaklaştırmak, göndermek, ilgisini kesmek

ATMAK, -AR : Turkish Turkish

koymak

ATMAK, -AR : Turkish Turkish

yerleştirmek, koymak

ATMAK, -AR : Turkish Turkish

uzatmak

ATMAK, -AR : Turkish Turkish

ir yerden bir yere taşımak

ATMAK, -AR : Turkish Turkish

(sille, tokat, kılıç gibi sözcüklerle kullanıldığında) vurmak

ATMAK, -AR : Turkish Turkish

(top, tüfek gibi silahlar için) patlatmak