Multilingual Turkish Dictionary

Turkish

Turkish
BADANALAMAK : Turkish Turkish

duvarları boyamak için, sulandırılmış kireç ya da plastik boya sürmek

BADANALAMAK : Turkish Turkish

yüzüne fazla pudra, boya sürmek

BADANALAMAK : Turkish Turkish

çokça eleştirip kötülemek

BADANALANMAK : Turkish Turkish

adana yapılmak

BADANALATMAK : Turkish Turkish

adanalamak eylemini yaptırmak

BADANALI : Turkish Turkish

adana edilmiş olan

BADANALI : Turkish Turkish

yüzüne çok pudra ve boya sürmüş olan (kadın)

BADANASIZ : Turkish Turkish

adana edilmemiş

BADANASIZ : Turkish Turkish

adanası bozulmuş

BADAS : Turkish Turkish

harman kaldırıldıktan sonra yerde kalan toprak, çöp ve samanla karışık tahıl taneleri, harman döküntüsü

BADE : Turkish Turkish

şarap, içki

BADEHU : Turkish Turkish

ondan sonra

BADEM : Turkish Turkish

gülgillerden, yurdumuzun her yerinde yetişen bir ağaç (amygdalus communis)

BADEM : Turkish Turkish

u ağacın yaş ya da kuru yenen yemişi

BADEM GİBİ : Turkish Turkish

(salatalık için) taze ve gevrek

BADEM GÖZLÜ : Turkish Turkish

adem içi biçiminde iri göz

BADEM KÜRK : Turkish Turkish

tilki postunun yalnız bacak kesiminden yapılan kürk

BADEM TIRNAK : Turkish Turkish

adem biçiminde uzunca tırnak

BADEMA : Turkish Turkish

undan sonra, bundan böyle

BADEMCİK : Turkish Turkish

oğazın iki yanında birer tane bulunan, badem biçimindeki bez yapısında organ

BADEMEZMESİ, -Nİ : Turkish Turkish

ezilmiş bademle yapılan şekerleme

BADEMLİK : Turkish Turkish

adem ağaçları çok olan yer, badem bahçesi

BADEMŞEKERİ, -Nİ : Turkish Turkish

ınce bir şeker tabakasıyla kaplanmış iç badem

BADEMSİ : Turkish Turkish

adem biçiminde, bademe benzeyen

BADEMYAĞI, -NI : Turkish Turkish

ademden çıkarılan ve deri, kösele gibi şeyleri yumuşatmak için kullanılan yağ